Vasiyeti kardeşin yazmadı! | Open Subtitles | هيي أختكَ لَمْ تَكْتبْ الوصية كلنا نَعْرفُ ما فعلتي |
Kız kardeşin onları çok sevdiğini söyledi. | Open Subtitles | حَسناً، أختكَ أخبرتْني ذلك الكمأِ كَانتْ مفضّلكِ. |
Ayrıca, bir şey daha var dün gece kız kardeşin aradı. | Open Subtitles | أوه، وأيضاً، شيء أكثر واحد، أختكَ دَعتْ ليلة أمس. |
Dün geceki şovu kaçırdığın için kız kardeşinin kalbi çok kırıldı. | Open Subtitles | أختكَ الصغرى، انفطر قلبها لأنّك فوّتت عرضها الرائع ليلة البارحة |
- Yemekleri hala Ablan m pisiriyor? | Open Subtitles | هَلْ أختكَ ما زالَتْ تَطْبخُ للسجنِ؟ |
kardeşinle konuştuğunda mesajlarına bakmasını söyler misin? | Open Subtitles | حين تحادث أختكَ أخبرها بأنّ عليها تفقّد رسائلها |
Polisler beni senin küçük kardeşini bulmam için tuttu. | Open Subtitles | الشرطة عيّنتني لأساعد بالعثور على أختكَ الصغرى. |
Kız kardeşin benimle eve gidip onu bulmamda bana yardım edecekti. | Open Subtitles | أختكَ كَانتْ ستَرْجعُ إلى البيتِ ويُساعدْني على العثور عليه. |
kardeşin kocaman kız. Kendi başının çaresine bakabilir. | Open Subtitles | أختكَ فتاة ناضجة وبوسعها الاعتناء بنفسها |
Kız kardeşin benimle takıldığını bilmiyor, değil mi? | Open Subtitles | أختكَ لا تحيط علماً بأنكَ تخرج برفقتي ، صحيح؟ |
Çünkü kız kardeşin hoşlanmadığın biriyle çıkıyor. Haksız mıyım, komiserim? | Open Subtitles | لأنّ أختكَ الصغيرة تواعد شخصًا لا يعجبكَ، أأنا محقّ أيّها الملازم؟ |
Bianca senin bir şeyler çaldığını öğrenseydi kardeşin işini kaybederdi. | Open Subtitles | أنكَ كنتَ تسرق ألعاباً سوف تفقد أختكَ عملها |
kardeşin bizim o meşhur konuşmalarımızdan yapmamız gerektiğini düşünüyor. | Open Subtitles | أختكَ تُفكّر في إجراء مناقشة أخرى من مناقشاتنا |
Biliyor musun, Edgar ...kız kardeşinin dolgulu sütyeniyle yaptığın alıştırmalar işe yaramayacak gibi. | Open Subtitles | أتعلم إد إنه لشيء مخزي بأن كل التمارين اللتي أجريتها على صدارة أختكَ لن تفي بالغرض |
Kız kardeşinin sana çok anlamsız bir şey dediği oldu mu hiç? | Open Subtitles | هل قالت أختكَ يومًا أيّ شيء لا يبدو معقولاً بتاتًا؟ |
kardeşinin bizi bulamayacağı bir yere gidebiliriz. | Open Subtitles | يمكننا السفر إلى مكان لا يمكن أختكَ إيجادنا فيه |
Ablan gibi üniversite diploması alman gerek esas. | Open Subtitles | بأَنْك مِنْ الضروري أَنْ تَعمَلَ تُصبحُ a كليَّة الدرجة، مثل أختكَ الكبيرة. |
Ablan bu küçük keşfine ne dedi? | Open Subtitles | ماذا كان قول أختكَ عن هذا الأكتشاف؟ |
Ablan çok sabırsızlandı, gitmek istiyor. | Open Subtitles | أختكَ كانت منزعجة، لقد أرادت أن تغادر. |
Kız kardeşinle evlenmek için senin rızanı alayım diye düşünmüştüm. | Open Subtitles | لقد كُنت أُفكر فى أن .أطلب الزواج من أختكَ |
kardeşini tekrar insana dönüştürme şansı yakalıyorsun. | Open Subtitles | تحاول اغتنام الفرصة لردّ أختكَ بشريّة مُجددًا |
Kız kardeşine zarar veren kişi oysa onu öldürmen gerekiyor. | Open Subtitles | إن كان هو من آذى أختكَ فسيتعيّن عليكَ قتله |
Hıyarlık etme. Ablanı dinle. | Open Subtitles | لا تكُن أخرقًا، اصغ إلى ما تمليه عليه أختكَ. |
Veliaht Prensin ayrılışından beri kız kardeşiniz bir lokma pilav dahi yemedi. | Open Subtitles | منذ مغادرةِ وليِ العهد أختكَ لم تأكل ولا حبة رزّ واحدة |