Bir keş vardı, siz gittikten sonra konteynırın arkasından bir şey aldı. | Open Subtitles | أتذكر أن مدمن مخدرات أخذ شيئاً... من خلف حاوية القمامة بعدما غادرتِ |
Kardeşin benden bir şey aldı sen de geri almama yardım edeceksin. | Open Subtitles | ما الذي يمكنني فعله لك؟ أخاك أخذ شيئاً مني |
Yani biri olay yerinden bir şey almış. | Open Subtitles | مما يعني أن شخص أخذ شيئاً من مسرح جريمتنا |
Ayrıca, oturma odasından bir şey almış. | Open Subtitles | ايضاً لقد أخذ شيئاً ما من غرفة المعيشة |
Bizim gibi giyinmiş bir adam kordonu aştı sonra yerden bir şey alıp kaçtı. | Open Subtitles | شخص يلبس مثلنا دخل الشريط أخذ شيئاً وقبل أن نمسك به هرب مسرعاً |
Kontrol et. İçinden birşey aldı. | Open Subtitles | يجدر بك أن تتفقديها لقد أخذ شيئاً |
Ona güvenmediğimi biliyor, bana ait olan bir şeyi aldı, | Open Subtitles | هو يعلم بأنّي لا أثق به لذا أخذ شيئاً ما يخُصني |
Çünkü benden bir şey aldı sevdiğim bir şey. | Open Subtitles | لأنه أخذ شيئاً مني شيئ ما، كنت أحبه |
Kardeşin benden bir şey aldı sen de geri almama yardım edeceksin. | Open Subtitles | أخاك أخذ شيئاً منّي وستساعدني بإرجاعه |
Hayır. Ama bir şey aldı. | Open Subtitles | كلا ، لقد أخذ شيئاً معه |
Banka benden bir şey aldı? | Open Subtitles | البنك أخذ شيئاً مني |
- İçimden bir şey aldı. | Open Subtitles | لقد أخذ شيئاً من داخلي. |
Henry aracı çaldığında içinden değerli bir şey aldı. | Open Subtitles | أترين، عندما سرق (هنري) المركبة، أخذ شيئاً قيماً من الداخل |
Bir şey almış olmalı Susy. Mutlaka almış olmalı. | Open Subtitles | "لابد أنه أخذ شيئاً , يا "سوزى ذلك مؤكد |
Jojo tezgahtan bir şey almış. | Open Subtitles | جوجو " أخذ شيئاً من الإستقبال " |
Biri bir şey almış galiba. | Open Subtitles | يبدو أن شخص ما أخذ شيئاً منها |
Çimenlerin arasından bir şey alıp gitti. | Open Subtitles | لقد أخذ شيئاً ما من على العشب وانصرف |
Bana ait olan bir şeyi aldı, geri istiyorum. | Open Subtitles | -لقد أخذ شيئاً يعود لي، وأريد استرجاعه |
- Bana ait olan bir şeyi aldı. | Open Subtitles | لقد أخذ شيئاً يخصّني |