ويكيبيديا

    "أدري أنك" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • biliyorum
        
    • bilmiyordum
        
    Beni deneme testine almak için bağlantılarını kullandığını biliyorum. Teşekkür ederim. Open Subtitles انظر، أدري أنك استدررت معارفك كيما تدخلني الاختبار النهائيّ، فشكرًا لك.
    Çok acı çektiniz biliyorum ama o da en az sizin kadar yalnız olamaz mı? Open Subtitles أدري أنك تألمت ، لكنه فقط محتمل هي تاهت ووحيدة مثلك أيضا
    Yalnız kalmak istemediğini biliyorum. Open Subtitles أدري أنك لا تريد العيش بمفردك لكنني سأكون بجوارك
    Karalahana sipariş etmek isteyeceğini biliyorum ama ananas ve pepperoniye hasret olduğunu da biliyorum. Open Subtitles بحقّك، أدري أنك تحبّين أن تطلبي الكرنب، لكني أدري أنك تشتهين النقانق والأناناس.
    Bugünü kastettiğini bilmiyordum. Open Subtitles أنني فحــسبّ لـــست أدري أنك كــنت تــعني الــيوم
    Ama enselerinde boza pişireceğini bilmiyordum. Open Subtitles لم أكن أدري أنك تنوي معاملتهم برقة
    Bunun bir bilim kurgu davası olmasını istediğini biliyorum ama biz uzayda değiliz. Open Subtitles أدري أنك تريد لهذا أن يكون خيالاً عملياً، لكننا لسنا في الفضاء
    Doktor, daha gelişmiş ekipmanlara alışkın olduğunu biliyorum bu yüzden bunu sana hızlıca özetleyeceğim ve açıklayacağım. Open Subtitles حضرة الدكتور؟ دعني .. أدري أنك معتاد على معدات أحدث،
    Şaka yaptığını biliyorum ama sen de şaka olduğunu söyle. Open Subtitles أدري أنك تمزحين، إنما أخبريني بأنك تمزحين.
    Yaşlı, dayanıksız, kolları güçsüz ve aklı zayıf olduğumu düşündüğünüzü biliyorum. Open Subtitles أدري أنك تظنني عجوزًا عاجزًا، عاجز الذراع وعجوز العقل.
    İşinizi yapmak için buraya yerleşmek zorunda olduğunuzu biliyorum ama eğer sizin için sıkıntı olmazsa deniz kabuğu yerinde kalabilir mi? Open Subtitles أدري أنك ستلقي عصاك هنا وما إلى ذلك، لذا خُذ راحتك، إنما اترك الصدفة مكانها.
    Babanın deli olduğunu düşünüyordun biliyorum ama o... iyi bir adamdı. Open Subtitles أدري أنك حسبت أباك مجنونًا، لكنه كان رجلًا صالحًا.
    Elflerden nefret ettiğini biliyorum ama biz savaş esirlerini öldürmeyiz. Open Subtitles أدري أنك تكره الجان، لكننا لا نغتال أسرى الحرب.
    İçeride olduğunu biliyorum. Dışarıdan kıpırdamanı gördüm. Open Subtitles أدري أنك هنا، رأيتك تتحرك من الخارج
    Bunu onaylamıyorsun biliyorum ama bence o cesur bir kız. Open Subtitles أدري أنك تعارض ذلك، لكني أظنُّها شجاعة.
    Tommy, orada bir yerde olduğunu biliyorum. Umarım bu mesajı alırsın. Open Subtitles "تومي)، أدري أنك بمكان ما) وآمل حقًا أن تصلك هذه الرسالة"
    Kimmy, burda olduğunu biliyorum. Seni görmüşler. Open Subtitles أدري أنك هنا رآك الحارس
    biliyorum. Open Subtitles أدري أنك تستطيع.
    Efendim. Geleceğinizi bilmiyordum. Open Subtitles سيدي ، لم أكن أدري أنك ستكون هنا؟
    Yüksek matematik bildiğini bilmiyordum. Open Subtitles سوف تصبح سهلة - لم أكن أدري أنك تعرف التفاضل والتكامل -

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد