Ama kazandığı onca paraya rağmen o daha fazlasını istedi. | Open Subtitles | .. و كل المال الذي أكسبه إياه والدك أراد المزيد |
Hank'in patronu kabul etmeye meyilliydi zaten ama Hank daha fazlasını istedi. | Open Subtitles | مدير هانك كان يميل لقبول ذلك ولكن هانك أراد المزيد |
Ama bizim oğlan, Dean, daha fazlasını istedi. Daha büyük şeyler yapmaya karar verdi. | Open Subtitles | إلاّ أنّ رجلنا (دين) أراد المزيد فقرّر أخذ عمل أكبر |
Daha fazlasına ihtiyacı vardı. | Open Subtitles | أراد المزيد. |
Daha fazlasına ihtiyacı vardı. | Open Subtitles | أراد المزيد. |
* Pastanın yarısından fazlasını istiyordu* | Open Subtitles | إنّه أراد المزيد من المال، لذلك كان على شريكه أن يموت |
Ona o kadar para kazandırdım, hep daha fazlasını istedi. | Open Subtitles | -هو أراد المزيد . |
Sonra daha fazlasını istedi. | Open Subtitles | ثم أراد المزيد |
Fargo daha fazlasını istiyordu. | Open Subtitles | لكن (فارغو) أراد المزيد من الاثارة |