Dev zehirli kırkayak, onu yanlış bir yırtıcı ile karıştırır ve güçlü bir darbe vurur. | Open Subtitles | الرأس الزائفة لأم أربعة وأربعين العملاقة السامة تربك المفترسين وتؤدّي ضربة قوية |
Mahkûmlarımızdan bir insan kırkayak yapacağız. | Open Subtitles | علينا ان نجعل الانسان الشبيهة بأم أربعة وأربعين من السجناء |
Hastanesinde de gerçek bir insan kırkayak yapabileceğini iletti. | Open Subtitles | وقال انه يمكن أن نصنع أم أربعة وأربعين البشرية في المستشفى. |
Afedersin. Seni kırkayak sandım. | Open Subtitles | معذرة، ظنّنت أنّك أمّ أربعة وأربعين. |
- kırkayak suya atladı! | Open Subtitles | ماذا كان ذلك؟ -أم أربعة وأربعين قفز بالماء! |
Dün akşam Pittsburghlü kız canlı bir kırkayak yemek zorunda kaldı. | Open Subtitles | أحب ذلك العرضِ! ليلة أمس البنت من "بيتسبيرج" كان لا بد أن تأكل أم أربعة وأربعين |
Joan kırkayak mıydı? | Open Subtitles | (جون) كانت أم أربعة وأربعين |