Bu işe Dördümüz birlikte girersek riski en aza indirgeyebiliriz. | Open Subtitles | حسنا,اسمع,ان كان أربعتنا متضامنون في هذا فيمكننا أن نخفف المخاطرة |
Dördümüz briç oynuyorduk ki pencerenin orada birdenbire bir koşuşturma oldu. | Open Subtitles | أربعتنا كننا نلعب البريدج عندما رأينا حركة مفاجئة عند النافذة |
Anlaşma böyle, Dördümüz birlikte gidiyoruz. | Open Subtitles | ماذا تفعل هنا ؟ هذا جزأ من الإتفاق أربعتنا نحن مع بعضنا |
İşte Dördümüz, seyahatimiz için plan yapıyorduk. | Open Subtitles | للرحلة. لذا ها قد كنّا, أربعتنا نخطط لهذه الرحلة. |
Dördümüzün koca kalabalığı tutacağına inanmıyorsunuz, değil mi? | Open Subtitles | أنت لا تعتقد بأننا أربعتنا نستطيع أن نصمد بوجه الرائد ورجاله، أليس كذلك؟ |
-Tuhaf değil mi? Yine Dördümüz birlikteyiz, ama tabii ki bir şey eksik. | Open Subtitles | ها نحن مجددًا، أربعتنا معًا ولكن، بالتأكيد هناك شيء مفقود |
Muhtemelen ucuz bir numara. Onunla evlen, Dördümüz yemeğe çıkalım. | Open Subtitles | ربما كانت تذكرة رخيصة، تزوجيه لنذهب أربعتنا للعشاء |
Çok çabuk ölmüş. uh... Yemek kitabı piyasaya çıktıktan sonra Dördümüz beraber tatile gitmeyi planlıyorduk... | Open Subtitles | لقد كان سريعا جدا أربعتنا كنا نخطط لقضاء عطلة سويا |
Dördümüz müziği duyduk ve birbirimizi bulduk. | Open Subtitles | أربعتنا سمعوا الأغنية وبحثوا عن بعضهم البعض |
Pekâlâ, babam şehir dışında olduğundan, sadece Dördümüz olsak yeter... Ben, sen, Luke ve Jerry. | Open Subtitles | حسنا, أبي خارج المدينة, لذلك سيكون أربعتنا أنا و أنتي, لوك و جيري |
Dördümüz birlikte krep yiyoruz diye, her şey normale mi döndü? | Open Subtitles | أربعتنا نتناول البان كيك مع بعض وكل شيء بخير؟ |
Dördümüz çok yakınız biliyorum, o yüzden şimdi söyleyeceğim pek hoşunuza gitmeyecek. | Open Subtitles | أعرف مدى قرب أربعتنا من بعض، وقد لا يُعجبكم ما أنا على وشك قوله. |
Dördümüz yine birlikte takılıp hepinizin sevgilisi olmadan önceki gibi oyun oynayacaktık. | Open Subtitles | أربعتنا نقضي وقت سويا نلعب ألعاب الفيديو قبل أن يكون لديكم صديقات حميمات |
Dördümüz birden dokunduğunda ne olacağı hakkında bahse girmek isteyen var mı? | Open Subtitles | أي تخمينات عمّا سيحدث عندما يلمس أربعتنا إياها؟ |
Dördümüz iyi zaman geçirebilirdik. | Open Subtitles | لكان بـ امكاننا قضاء وقتٌ ممتع ، أربعتنا سوياً |
Yada belki de, doğaüstü lanetlenen Dördümüz bu çatı altına sağlam bir neden yüzünden taşındık: | Open Subtitles | ربما أربعتنا الملعونين خوارقيا انتقلنا لهذا البيت |
Söylemek zorundayım, Dördümüz birlikte neden evde vakit geçirmiyoruz, bu çok saçma. | Open Subtitles | كنت أقصد قول هذا سخيف بأننا لم نتجمع معاً أربعتنا |
Dördümüz bir minibüste seyahat ederdik. | Open Subtitles | اعتدنا أن نكون أربعتنا فقط نتجول في سيارة |
Dördümüzün inanılmaz açık seks kimyası var. | Open Subtitles | أربعتنا لديناً هذه الجاذبية الجنسية التي لا تصدق |
Dördümüzün onun için, satış karşılığında elde edeceğinden daha önemli olduğunu söyledi. | Open Subtitles | قال أن تجمع أربعتنا مهم بالنسبة له أكثر مما قد يحصل عليه لقاء ذلك |
Birinin kötü bir şey olmadığını görmesi için sadece Dördümüze bakması yeterli. | Open Subtitles | كل ما على أي شخص أن يفعله، هو أن ينظر إلى أربعتنا أعني، كي نتأكد من أنه لا يوجد شيء خاطئ |
Yöneticinin dördümüzü bulduğu zaman ki yüzünü görmeliydiniz. | Open Subtitles | كان يجب عليكِ رؤية وجه البواب عندما دخل على أربعتنا |