Sonunda her şeyden çok istediğim şey gerçek oldu. | Open Subtitles | و هنا يأتي الشىء الذي أردته أكثر من أي شىء، و |
- Sen benden habersiz çok istediğim o okula başvururken çok mu dürüsttün? | Open Subtitles | للتقديم على الشيء الذي أردته أكثر من أي شيء آخر في حياتي؟ أوضحت لك لما فعلت هذا |
Tıp kı senin hayatımda her şeyden çok istediğim tek şey için başvuruda bulunurken dürüst olmadığın gibi mi? | Open Subtitles | للتقديم على الشيء الذي أردته أكثر من أي شيء آخر؟ السبب الذي لم يمكنني من التحدث معك مسبقاً |
Bunu her şeyden daha çok istediğimi düşündüm. | Open Subtitles | اعتقدت أنني أردته أكثر من أي شيء، إنه لا يستحق العناء. |
Ona öyle bir baktım ki sutyeni ondan daha çok istediğimi anladı. | Open Subtitles | لقد نظرت إليه في عينه ولقد علم بأنني أردته أكثر |
EN çok istediğim vücud, Kimimaro... | Open Subtitles | الجسد الذي أردته أكثر من أي شيء آخر (كيميمارو) |