Özür dileriz. Biz sadece içeri park edilmediğinden emin olmak istedik. | Open Subtitles | آسف, لقد أردنا أن نتأكد بأنها ليست مركونة داخلاً |
Yani senin onay verdiğinden emin olmak istedik. | Open Subtitles | أعني أردنا أن نتأكد أنه لا بأس بالنسبة لك |
Senin üçüncü kurban olmadığından emin olmak istedik. | Open Subtitles | لقد أردنا أن نتأكد أن لستِ التضحية الثالثة |
Sadece, iyi olup olmadığına emin olmak istedik. | Open Subtitles | أردنا أن نتأكد أنه بخير |
Üstünü örtmen gereken Natalie Wood-vari bir durum olmadığından emin olmak istedik. | Open Subtitles | أردنا أن نتأكد من أنّك لا تخفي علينا صديقة مثل (نتالي) كما فعلت من قبل |