dört bavul içinde, listesiyle birlikte toplu halde duruyor. | Open Subtitles | تم توضيبها بالترتيب في أرعة حقائب مع قائمة بالمحتويات |
dört çekirdek takımı aslında birbirleriyle rekabet içindeler. | Open Subtitles | الفرق الأساسيه هى أرعة فرق أساسا وهى فى منافسه مع بعضها لبعض |
Adamınız federal topraklar üzerinde dört adamı öldürdü. | Open Subtitles | رجلكم محظوظ للغاية قتل و مزق... أرعة صياديين على أراضي فيدرالية |
Ciddi bir problemimiz var. dört farklı eylemden 4 müebbet hapis cezası aldım. | Open Subtitles | أنا أقضي أرعة قضايا مؤبد على التوالي |
Siz dört kişisiniz, o ise bir! | Open Subtitles | هناك أرعة منك، وواحد منه |