Sensiz yaşayamam ve bunun nasıl bir şey olacağını düşünmek bile istemiyorum. | Open Subtitles | لم أعرف حياتي أبدا بدونك ولا أريد حتى التفكير في هذا الإحتمال |
O çocuk ölürse yapılacak kanuni soruşturmayı düşünmek bile istemiyorum. | Open Subtitles | إن مات ذلك الفتى فلا أريد حتى التفكير بالدعوي القضائية التي ستُرفع ضدنا |
Şey, yenilmek hakkında düşünmek bile istemiyorum. | Open Subtitles | حسنا ً, أنا لا أريد حتى التفكير في الخسارة |
Aman Tanrım.Aman Tanrım, bu konuda düşünmek bile istemiyorum. | Open Subtitles | يا إلهي .. يا إلهي أنا لا أريد حتى التفكير في ذلك |
Komplike düşünmek bile istemiyorum ve senin gerçekten harika olduğun şey, sen, bilirsin, çok kolysın | Open Subtitles | لا أستطيع التعامل مع التعقيد الآن. لا أريد حتى التفكير بالتعقيد، وهذا الرائع جدا فيك، |
Bunun nasıl olduğunu düşünmek bile istemiyorum. | Open Subtitles | لا أريد حتى التفكير حيال كيف يمكن حدوث ذلك |
Tanrım, buraya tek başına nasıl geldiğini düşünmek bile istemiyorum. | Open Subtitles | يا إلهي، لا أريد حتى التفكير بكيفيّة وصُولك إلى هُنا لوحَدك |
Kız arkadaşım olduğu için o kıza çakmayı düşünmek bile istemiyorum. | Open Subtitles | لا أريد حتى التفكير بذلك، لأن لدي فتاة |
Bunu düşünmek bile istemiyorum. | Open Subtitles | أنا لا أريد حتى التفكير في ذلك |
Açılacak, olası davaları düşünmek bile istemiyorum, Frank. | Open Subtitles | لا أريد حتى التفكير بالأحتمالات القضائية يا (فرانك) |
Angela ile yatakta neler konuştuğunuzu, düşünmek bile istemiyorum.. | Open Subtitles | (لا أريد حتى التفكير في كلامك السري مع (أنجيلا |
Ne olacağını düşünmek bile istemiyorum. | Open Subtitles | -لا أريد حتى التفكير بما قد يحدث |