"أريد ذلك" - ترجمة من عربي إلى تركي

• İstemiyorum
• İstiyorum
• bunu istemiyorum
• bunu istiyorum
• İsterim
• Yapmak istiyorum
• Bunu istediğimi
• İsterdim
• İstediğim
• istemedim
• İstediğimi
• İnanmak istiyorum

Gribbs 70 yaşında ve hapishanede ölecek. Ben bunu istemiyorum.
غريبس في السبعين من عمره وسيموت بالسجن لا أريد ذلك

Pekala, şunu baştan alalım, çünkü tam olarak anlamak istiyorum.
دعني أقول ذلك بصوت عالي ، لأني أريد ذلك واضحا

Ama bende bunu istiyorum. Beni vampir yapmanı istiyorum.
أترى أنني أريد ذلك أريد أنت تجعلني مصاص دماء

Gerçekten çok isterim ama şu an gidip bir şey yapmak zorundayım ve bu çok acil bir şey.
أنا.. أريد ذلك حقا، ولكن علي الذهاب لعمل شيء ما الآن،

İnan bana Yapmak istiyorum ama sen ondan fazla dayanmadan bir mantığı yok.
صدقيني أريد ذلك لكنه لن يخدم أي غاية إلا إذا استطعت الصمود أكثر

Ve sana bunları sağlamak istiyorum. Fakat ben bunları istemiyorum.
ولكن كان عليك أن تعرف أن لم أكن أريد ذلك.

ikimizin gelecegine tek basima karar verme yetisine sahip olmayi istemiyorum. istemiyorum iste.
لا أريد أن أتحمل طاقة القرار النهائي في مستقبلنا فقط لا أريد ذلك

Barışmak için iki tarafında bunu istemesi gerekir ve ben bunu istemiyorum.
الصلح يقتضي على أن يكونا الشريكان يريدون ذلك، وأنا لا أريد ذلك

Yapmak istemiyorum ama bu odadaki kimseye zarar vermeyeceğine söz verirsen sikini yalayacağım.
لا أريد ذلك لكن إن وعدت ألّا تؤذي أحداً بهذه الغرفة سألعق قضيبك

Yine de masabaşı işi. Ben masabaşı işi istemiyorum.
لكنها لا تزال وظيفة مكاتب أنا لا أريد ذلك النوع من الوظائف

Eğer onun için yapabileceğin birşey varsa, hemen yapılmasını istiyorum.
إذا تستطيع فعل أي شيئ لها, فأنا أريد ذلك حالاً.

Hapse girmesini istiyorum, inanın bana bunu istiyorum.
أريده أن يزج في السجن، صدقني .. أريد ذلك فعلا

Almanı da isterim ama ben sahada yeterince çalıştım.
أريد ذلك لك ولكن .. لقد أمضيت وقتي في الميدان

Ama sanırım şimdi Yapmak istiyorum. Ama emin değilim.
ولكنّني أعتقد أنّني أريد ذلك الآن , ولكني لست متأكداً

Bunu istediğimi sanmıyorum, yani bu şekilde değil.
أجل, حسناً, أنا لا أعتقد أنني أريد ذلك حتى, ليس هكذا

Çünkü bunu isterdim, yapmam gerektiği için değil.
لأنني أريد ذلك وقتها، و لست مضطراً لفعله.

Eğer oraya bir şey koyarsam istediğim zaman onu oradan alabilmeliyim.
أضع شيأ هناك أكون قادر على أن أجده عندما أريد ذلك

Çoğu yapar. Ben böyle istemedim.
معظم الناس يفعلون ذلك لم أكن أريد ذلك بتلك الطريقة

Ama şimdi istiyorum, görevim sanki. Ne kadar istediğimi tahmin bile edemezsin.
لكن أريد ذلك الآن، إنها مهمتي لا تعرف كم أريد فعل ذلك

İnanmak istiyorum Tobey. Ama bana yardım etmen gerekiyor.
أريد ذلك , ولكن " توبي " عليك أن تساعدني