İlk iki hafta huzursuz olabiliyorlarmış; biraz kaygı yaşanıyormuş kol, bacak kaybedilmiş gibi. | TED | أول أسبوعان يكونا غير مريحين؛ تشعر ببعض القلق، تشعر وكأنك فقدت أحد أطرافك. |
İki hafta, tam iki hafta önce ayırttım bu yeri ve sen kalkıp bu gecenin içine etmeye çalışıyorsun. | Open Subtitles | أنا أحتفظ بهذان الحجزان لمدة أسبوعان أسبوعين ملعونين و أنت تتخذين الليلة لتثملى و تخرجى عن السيطرة شكرا جزيلا |
Gezi iki hafta içinde, bu zamana kadar bi gelişme olmazsa, müdehale ederiz. | Open Subtitles | إسمع، الرحلة ستنطلق في غضون أسبوعان إذا لم يحصل شيء، سنقدم على ذلك. |
Birkaç hafta önce burada bulduğumuz iblisle aynı iblis olduğuna dair bahsimi koymak istiyorum. | Open Subtitles | و أنا أراهن بأنه الشيطان نفسه الذي وجدناه هنا قبل أسبوعان |
Evan, Helping Eyes Initiative'in iki haftalık çalışması için gönüllü oldu. | Open Subtitles | تطوع ايفان ليكون جزءا من مبادرة عيون العون، دراسه لمده أسبوعان |
İki hafta önce hesabına 20 milyon Amerikan Doları yatmış. | Open Subtitles | هنـالك إشعـارٌ إيدّاع منـذ أسبوعان بـ 20 مليـون دولار أمريكي. |
Kutba varmadan önce, iki hafta bizi yavaşlatan, neredeyse kalıcı, karşıdan esen rüzgârla karşılaştık. | TED | قبل ان نصل الى القطب، كان هناك أسبوعان من الرياح العكسية الشبه متواصلة التي أبطأت مسيرنا |
Her zamanki gibi iki hafta değil de dört hafta mı sürecek? | Open Subtitles | بدلاً عن المعتاد أسبوعان ستصبح أربعة أسابيع. |
...ama artık iki hafta daha beklemek zorundayız. | Open Subtitles | لكن الآن علينا الإنتظار أسبوعان إضافيّان. |
Sadece iki hafta. Sonra çocuk buraya döner. | Open Subtitles | سواء تحقق شيء أم لا، أسبوعان وتعود الطفلة لنا |
Hey, Baba, iki hafta oldu, ve bana daha silahını göstermedin, ve bir iki güvercin avlamama izin vermedin. | Open Subtitles | أبي لقد مر أسبوعان ولم تجعلني حتى أرى المسدس ناهيك عن إصطياد حمامة أو إثنين |
Kabalık yapsam cezam ne kadar artar? İki hafta mı? İşte bunu öğrenmek istiyorum. | Open Subtitles | ما الذي سيحدث لي بسبب وقاحتي أسبوعان أضافيان، هذا ما أريد معرفته |
Hayır, zayıflama kasedini alalı iki hafta oldu. | Open Subtitles | كلا، لقد مضى أسبوعان منذ حصولك على شريط انقاص الوزن. |
Eğlenceye iki hafta kaldı ve bunun ne demek olduğunu biliyorsunuz. | Open Subtitles | : تنبيه للمخيمين هنا . بقي على مهرجان "الجمبوري" أسبوعان فقط |
Kızımız iki hafta içinde gidiyor. Bizim kızla niyeti ne sence? | Open Subtitles | سوف ترحل بعد أسبوعان ماذا تعتقدين بانه يريد منها |
İki hafta Ramsar kampı, kırtasiye seti." | Open Subtitles | أسبوعان في مخيم مع مجموعة بدلات رياضية الجائزة الثانية: |
Adamdan iki hafta haber alamayınca, kendisi aradı. | Open Subtitles | و لكن عندما مر أسبوعان و لم يتصل, قامت هى بالإتصال |
Yüzlerce türk ilk denemede Birkaç hafta içinde öldü. | Open Subtitles | المئات من الأتراك ماتوا خلال أسبوعان من التجارب الاولية |
Bu bilgi iki haftalık, Sayın Başkan. | Open Subtitles | حسنا ، سيدى الرئيس ، تلك المعلومات مضى عليها أسبوعان |
Burada sadece iki haftam kaldı ama buraya yerime gelecek kişi için bu hiç adil değil. | Open Subtitles | تبقى لى أسبوعان فحسب ولكن هذا ليس منصفاً لمن سيأتى بعدى |
Senin sayende ciğerleri iki haftada gelişme gösterdi. | Open Subtitles | نعم، نعم. أسبوعان على اختراعك هذا، ورئتاه تحسنت فعلا. |
Dölütün doğuma uygun olması için iki haftaya ihtiyacı var. | Open Subtitles | الجنين أمامه أسبوعان على الأقل كي يصلح للعيش |
Parayı da sadece iki haftalığına istiyordu. | Open Subtitles | كل ما عليّ هو إقراضه المال لمدة أسبوعان... |
İki haftamız şöyle geçecek: | Open Subtitles | أسبوعان من الشمس و البحر و الجنس و الرمال و المشروب |
Fazla acelecisin. Buluşma zamanına daha iki hafta var. | Open Subtitles | إنّك مُتعجِّل، ما يزال هنالك أسبوعان حتّى موعد لقاءهما المتّفق عليه. |
İki haftadan fazla oldu bile, hiçbir suçlu öldürülmedi. | Open Subtitles | لم يحاكم أي من المجرمون لمدة أسبوعان. |