Hayır. O benim şansım, tamam mı? Sen bana geri almam için yardım edeceksin. | Open Subtitles | هذا حظي أنا فقط و سوف تساعديني و تخبريني كيف أسترجعه |
Şöyle diyelim benden geri döndüremeyeceğim bir şey aldı. | Open Subtitles | فلنقل فحسب انها أخذت شيئا مني لا يمكنني أن أسترجعه |
O parayı geri almak için birini öldürmeye hazır değilim. | Open Subtitles | أنا لست مستعدة للقتل كى أسترجعه. |
Bak, akşam arabanda bir kaset düşürdüm, onu geri alabilir miyim? | Open Subtitles | و يجب أن أسترجعه |
Onu geri alabilir miyim? | Open Subtitles | أيمكنني أن أسترجعه? |
Bu kötü. Bunu geri al.Artık istemiyorum. | Open Subtitles | -هذا سئ، أسترجعه فانا أبطل عملي معك |
Dakara'yı her ne pahasına olursa olsun geri al. | Open Subtitles | أسترجعه بـأي ثـمـن |
Güzel kalem. Ama geri almam gerekecek. | Open Subtitles | ذلك قلم رائع سوف أسترجعه |
Da Vinci paha biçilemez değerde bir şey çaldı. Papanın bana geri almak üzere emanet ettiği bir şey. | Open Subtitles | لقد سرق (دافنشي) شيئًا قيمته كبيرة وقد طلب مني البابا أن أسترجعه |
Onu geri alamadım. | Open Subtitles | أني لم أسترجعه ولكن بعد ذلك ... |
Onu geri almalıydım. | Open Subtitles | تحتم أن أسترجعه. |
geri istiyorum. | Open Subtitles | سوف أسترجعه |
- Hayır, almam gerek. | Open Subtitles | - لا, علي أن أسترجعه |