Evet, ben bile söyleyebilirim ki muhtemelen kafasına gelen iki kurşun onu öldürdü. | Open Subtitles | نعم، حتى أنا أستطيع معرفة أنّ الرصاصتين برأسه على الأرجح قتلته |
Kimin bu paketi yaptığını söyleyebilirim. Kime? | Open Subtitles | لديّ فكرة رائعة أظنني أستطيع معرفة من غلف هذه |
Biliyor musun, biri bana yalan söylediğinde anlarım. | Open Subtitles | أتعلم ، أستطيع معرفة إذا كان شخصا ما يكذب أم لا |
Bana yalan söylendiğinde hemen anlarım. | Open Subtitles | أستطيع معرفة متى يكذب الناس علي |
"Sikiliyor ya da boğuluyor musunuz bilemiyorum. | Open Subtitles | قالت أستطيع معرفة اذا كانت علاقة عابرة ام تغرق |
Hala canlı mı, bilemiyorum. | Open Subtitles | لا أستطيع معرفة اذا كان حيا أم لا |
Gözlerinden onun ne düşündüğünü anlayabilirim. | Open Subtitles | أستطيع معرفة ما يدور في ذهنه . من خلال نظرة عينية |
Joo Won mu Ra Im mi anlayabilirim. | Open Subtitles | لا أستطيع معرفة ما اذا كان هذا كيم جو او جيل رايم |
Özür dilerim. Ben... Atladığım bir şey var ve ne olduğunu bulamıyorum. | Open Subtitles | أنا أسفة , أنا أفتقد شيئاً ولا أستطيع معرفة ما هو |
Size ne kadar zamanını cinsel ilişkiye girerek geçirdiğini söyleyebilirim. | Open Subtitles | أستطيع معرفة كم من الوقت أمضاه في المضاجعة |
Devam etmene tam olarak izin verilmediğini söyleyebilirim. | Open Subtitles | أنت لم تتقبّل تماما الذي تمر به أستطيع معرفة ذلك |
Sana tam olarak yarığı nasıl geçeceğini söyleyebilirim. | Open Subtitles | أستطيع معرفة بشكل دقيق كيف يمكننا عبور الصدع بأنفسنا |
söyleyebilirim ki, konuşmanın gidişatı güzel olacağını gösteriyordu. | Open Subtitles | أستطيع معرفة أينَ كنتِ ستصلين بذلك و كان سيكون جميلاً |
Bana yalan söylendiğinde hemen anlarım. | Open Subtitles | أستطيع معرفة متى يكذب الناس علي |
Biri bana yalan söylediğinde anlarım. | Open Subtitles | أستطيع معرفة إذا كان شخصا ما يكذب أم لا |
Neye ihtiyacım olacağını bilemiyorum. | Open Subtitles | لا أستطيع معرفة ما الذي أحتاجه |
bilemiyorum ama bu kadar direnmesinde beni rahatsiz eden bir sey var ama sebebini söyleyemiyorum. | Open Subtitles | لا أعرف... هناك شيء حول طريقة مُقاومته، وذلك يُزعجني، ولا أستطيع معرفة السبب. |
Bir erkeğin ne düşündüğünü sadece gözlerine bakarak anlayabilirim. | Open Subtitles | أستطيع معرفة ما يفكر به الرجل فقط من النظر إلى عينيه |
Kimin yaptığını anlayabilirim. | Open Subtitles | و لذا, أجل, أستطيع معرفة من قام بها |
Bayan Farr'ın nesinin olduğunu bulamıyorum. | Open Subtitles | ebda3club (لا أستطيع معرفة علّة السيّدة (فار (عليّ أن أذهب وأسأل (كوكس |