İskoçya'ya geri dönmesi daha önemliydi çünkü Büyük Konseyi'n onayını alacak. | Open Subtitles | كان من الأهم له أن يعود إلى أسكوتلندا لكي يطلب الإذن |
İskoçya kraliçesini tebrik edecektir, komik-saçlı Fransız valiziyle gelmiş olsa bile. | Open Subtitles | أسكوتلندا ستحتفى بملكتها حتى ولو وصلت بالعديد من الأمتعة الفرنسية العادلة |
Hatta bana ihtiyacı olan, insanların yanına, İskoçya'ya sıvışacak kadar. | Open Subtitles | ولو تسللتِ بعيداً الى أسكوتلندا لأكون مع الأشخاص الذى أحبهم. |
ingilizler 1707'de iskoçya'nın kontrolünü ellerine geçirdiler. | Open Subtitles | 707 سنة أنْ تَكُونَ حيّة، أسكوتلندا تَكتشفُ |
Anneniz bir Fransız, ve tabii İskoçyanın sorunlarıyla ilgilenen adamlarının yarısı da öyle. | Open Subtitles | والدتك فرنسية ، وكذلك نصف الرجال لديها الذين يديرون شؤون أسكوتلندا. |
Birkaç saat önce İskoçya'da üç askeri helikopter düştü. | Open Subtitles | منذ بضعة ساعات سقطت 3 طائرات هليكوبتر فوق أسكوتلندا |
İskoçya dışında iki hücre daha belirledik. | Open Subtitles | فلقد رصدنا دوامتين ثانيتين غير تلك الموجودة فوق أسكوتلندا |
İskoçya'daki aile mezarlığında gömülmesi için babam para verdi. | Open Subtitles | دَفعَ الأبُّ أَنْ يَكُونَ عِنْدَهُ ه مدفون في المؤامرةِ العائليةِ في أسكوتلندا : |
Bakalım İskoçya'da evlenme fikrine ne diyecek. | Open Subtitles | أسألها اذا كانت ستحب فكرة الزواج في أسكوتلندا. |
Annemle babamı evlendirdi ve İskoçya'ya gelip beni de evlendirmede ısrar etti. | Open Subtitles | لقد زوج والديّ و أصر على أن يأتي إلى أسكوتلندا لكي يقوم بمراسم الزفاف |
İskoçya'ya yerleşecek, onu zaten kaybettim. | Open Subtitles | لقد أنتقلت إلى أسكوتلندا لقد خسرتها للتو |
İskoçya'ya, evimize döndüğümde Ya sen hata yaptığın için Ya da öldüğün için geleceğim. | Open Subtitles | عندما أعود إلى أسكوتلندا ، بيتنا سيكون من السهل على ، لانكِ قد فشلتِ او انكِ قد متِ |
Ordularını İskoçya ile amaçsız bir savaş için boşa göndermek istemiyor. | Open Subtitles | أنه لا يريد أن يضيع حياة قواته. فى حرب أهليه مع أسكوتلندا. |
Cesetleri İskoçya'ya geri göndermekteki isteğin beni şaşırttı. | Open Subtitles | أنا متفاجئ أنكِ سَتسمحين لجثث ضحاياكِ بالعودة إلى أسكوتلندا. |
İskoçya için söyleyebilecek bir şeyin yok. | Open Subtitles | يُمكن أن يفوق واقع أنني يُمكنني منعك من إرسال أي خبر عن هذا العقد إلى أسكوتلندا. |
O senin oğlun. İskoçya, İngiltere, barış dolu bir Fransa. | Open Subtitles | .أنه أبنك ، أنجلترا ، أسكوتلندا ، فرنسا السلمية |
Karımın da ihtiyaçlarını o kadar düşünüyorum, ancak iskoçya... bir ve aynı.... | Open Subtitles | أفكر فى حاجيات زوجتى أيضا ، ولكن أسكوتلندا الأولي ومثلها. |
İskoçya bunu gözleriyle gördüğü zaman, hükümdarlık güçlenecek annemin konumu da pek tabii ki. | Open Subtitles | عندما ترى أسكوتلندا هذا بعينيها التاج سيكون أقوي وكذلك موقف أمي. |
Ona bizim Fransa ve İskoçyanın geleceği olduğumuzu söyledim, senin ve benim, beraber. | Open Subtitles | لقد أخبرته أننا مستقبل أسكوتلندا وفرنسا انا وانتَ ، كلينا. |
İskoçyaya yeterli adam yollayacak, isyanı bastırıp, annemi kurtaracak mı? | Open Subtitles | سيرسل رجالاً كافين الى أسكوتلندا لقمع المتمردين ولحماية أمي ؟ |
Pekala! Birileri hiç İskoçyada bulunmamış. | Open Subtitles | حَسناً شخص ما لم يذهب إلى أسكوتلندا |
İskoçyadan elim haberlerim var. | Open Subtitles | أحمل أخباراً جديده من أسكوتلندا |
bütün iskoç kraliyet mücevherlerini de ele geçirdiler tabii ki. | Open Subtitles | سيطرْ على كامل حجارةِ أسكوتلندا |
- İskoçyalı. | Open Subtitles | إنه يرتدي تنورة ملعونة أسكوتلندا |