dağ aslanları ve ayılar aynı avlar için onlarla mücadele verdi. | Open Subtitles | أسود الجبال و الدببة و التي نافستهم على نفس الطرائد. |
Kahretsin, ahbap, sana söylemiştim, orada dağ aslanları var. | Open Subtitles | أخبرتك يا رجل أسود الجبال موجودة هناك |
Ama belediye köpeği, dört bacaklı ve kuyruklu herhangi bir canlı olarak tanımladığından rakunlar, ayılar, dağ aslanları, fareler farklı boyuttaki köpekler olarak kabul ediliyor. | Open Subtitles | و لكن البلدية تعرف الكلب بأنه أي كائن حي بأربعة أرجل و ذيل لذا الراكون، الدب، أسود الجبال و الفئران كلها أحجام مختلفة للكلاب |
1983'den beri, buradaki dağ aslanı nüfusu Afallatıcı bir şekilde, durmadan | Open Subtitles | منذ سنة 1983 ، عدد أسود الجبال لهذه المدينة قد ارتفع |
Kurbanla birlikte dağ aslanı avlıyormuşsunuz. Yeleğin bunun delili. | Open Subtitles | أنت وضحيتنا كنتما تصطدان أسود الجبال والدليل على واقي صدرك |
dağ aslanları her zaman arkadan saldırır. | Open Subtitles | أسود الجبال يهاجمون من الخلف دوماً |