Onu başkaları kurtardı ve büyüttü diye... kampa ait olduğunu mu düşünüyor? | Open Subtitles | لأن أشخاصاً آخرين أنقذوها وقاموا برعايتها؟ هل الفكرة السائدة هي انتماؤها للمخيم؟ |
Caka satmıyorum. Eminim başkaları da yapıyordur. | Open Subtitles | أنا لا أتظاهر هنا , أنا متأكد من أن أشخاصاً آخرين فعلوها أيضاً |
Kar topu etkisine neden olurlar ama çevreleri de etkilenir çünkü başkaları da karar almaktadır. | Open Subtitles | ويتولد من ذلك تأثير تصاعدي مع العالم الذي حولهم يجعل أشخاصاً آخرين يتخذون قرارات. |
Bu adada başka insanlar gördün mü? | Open Subtitles | هل رأيتي أشخاصاً آخرين في هذه الجزيرة؟ |
Belki savaşa katılmak isteyen başka insanlar da bulabiliriz. | Open Subtitles | ربما نجد أشخاصاً آخرين يريدون القتال |
Siz aynı evde yaşayacaksınız, Ama başka insanlarla çıkacaksınız. | Open Subtitles | فأنتما ستقطنان في نفس المنزل لكنكما ستواعدان أشخاصاً آخرين |
başka insanlarla görüşmek hakkında bir şey söylemedin. | Open Subtitles | أنتى لم تقولى شئ عن أننا سنواعد أشخاصاً آخرين |
Yada, yada "başkaları ile de görüşmeliyiz." demek de: | Open Subtitles | "أظننا يجب أن نقابل أشخاصاً آخرين" تعني: |
Bunca taşıyıcı insana bakarsak Matt Jarvis'ten başkaları da tedavi olmuştur. | Open Subtitles | مع كل هؤلاء الأشخاص الذي يحملون أدوية (مينغ تشيه)، لا بدّ أنّه كان يعالج أشخاصاً آخرين مثل (مات جارفيس). |
Ve Conrad beklenildiği gibi benden şüphelenmen hoşuma gidiyor ama bilmen gerekir ki başkaları da sana ihanet etti. | Open Subtitles | ويا (كونراد)... يسعدني تشكيكك فيّ، فهذا متوقع منك، لكني أريد منك أن تعرف أن أشخاصاً آخرين يغدرون بك أيضاً. |
Seninle birlikte yaşayan başka insanlar olabilir. | Open Subtitles | أعتقد أن هناك أشخاصاً آخرين يعيشون معك |
başka insanlarla görüşmek hakkında bir şey söylemedin. | Open Subtitles | أنتى لم تقولى شئ عن أننا سنواعد أشخاصاً آخرين |
Yani başka insanlarla evlendiklerinde. | Open Subtitles | -تعني عندما يتزوجان أشخاصاً آخرين |
Evet, başka insanlarla görüşmeye devam ettim. | Open Subtitles | {\pos(192,240)}نعم، ظللت أقابل أشخاصاً آخرين |