Bir masa üzerine mumlar hazırladım, yaktım ve üfleyerek söndürdüm, bu süreci aynı mumlar ile defalarca tekrar ettim, ardından videoları büyük resme montajladım. | TED | حيث قمت بتنظيم الشموع على طاولة، أشعلتها و من ثم اطفأتها ثم كررت هذه العملية مراراً وتكراراً مع نفس مجموعة الشموع ثم قمت بتجميع الفيديوهات لتشكل صورة أكبر. |
Karanlıkta beş dakikada yaktım. | Open Subtitles | لقد أشعلتها أنا في خمس دقائق في الظلام |
- Çok yazık, yeni yakmıştım - Ah... - Oh. | Open Subtitles | محزن لقد أشعلتها للتو ما الذي جاء بك هنا ؟ |
- Teşekkür ederim, Carter. - Aslında, efendim, mumu kendim için yakmıştım. | Open Subtitles | شكرا لك يا كارتر - فى الواقع سيدى ، أننى أشعلتها لنفسى - |
Asansörde sigara yaktım. | Open Subtitles | لقد أشعلتها في مصعدك |
Ben de yeniden yaktım. | Open Subtitles | لذا أشعلتها من جديد |
- Onun için yaktım. | Open Subtitles | -لقد أشعلتها له فقط -هيا بنا |
Tamam, yaktım. | Open Subtitles | حسناً، أشعلتها |
Hay sokayım. Daha yeni yakmıştım. | Open Subtitles | تبًا، لقد أشعلتها للتو |