Dokuzunun da. Ne giydikleri, neye benzedikleri. | Open Subtitles | التسعة كلهم، ملابسهم و أشكالهم |
Dokuzunun da. Ne giydikleri, neye benzedikleri. | Open Subtitles | التسعة كلهم، ملابسهم و أشكالهم |
Sıradan askerlerden daha iri görünüyorlar uzun boyları bizim cılız kalmış askerlerimizle tam bir tezat oluştuyordu. | Open Subtitles | بدوا أكبر من الرجال العاديين أشكالهم الطويلة المستقيمة كانت واضحة بالمقارنة إلى جيوشنا الصغيرة الحجم للمجنّدين الشاحبين |
Doğru diyor. Bulanık görünüyorlar ama kesinlikle insanlar. | Open Subtitles | معها حق، أعني أن أشكالهم ضبابية، لكنهم بشر بالتأكيد |
Neye benzediklerini, kaç yaşlarında olduklarını ve evliler midir, gözlük takıyorlar mıdır, ya da biralarında bebek buluyorlar mıdır diye merak etmeye başladı. | Open Subtitles | تعجبت بشأن أشكالهم وأعمارهم وما إذا كانوا متزوجون أو يضعون النظارات أو إذا وجدوا أطفالاً في مشاريبهم |
Neye benzediklerini unutmuşum! Çok güzeller. | Open Subtitles | نسيت أشكالهم إنهم جميلون للغاية |
Şu an ne yapıyorlar, yıllar sonra nasıl görünüyorlar? | Open Subtitles | يرون حياتهم الآن، أشكالهم بعد مرور السنين |
Hayır, yetişkinler. Dokuz yaşında gibi görünüyorlar da. | Open Subtitles | لا أنهم كبار لأن أشكالهم تدل على أنهم أطفال بال9 من عمرهم |
Bütün paralarını lanet Neiman Marcus'ta harcıyorlar ama hala köpek sürüsü gibi görünüyorlar. | Open Subtitles | ينفقون جميع أموالهم في محلات (نيمان ماركوس) اللعينة مع ذلك أشكالهم تبقى مريعة جداً. |
Neye benzediklerini bilmiyorum. | Open Subtitles | لا فكرة لدي عن أشكالهم. |