ويكيبيديا

    "أشواك" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • dikeni
        
    • Dikenler
        
    • diken
        
    • çatal
        
    • dikenleri
        
    • tası
        
    • saplı
        
    • çıldırır
        
    • çatallar
        
    Her defasında anneannem Arapça bazı kelimeler mırıldanır daha sonra da kırmızı bir elmaya yok etmek istediği siğil sayısı kadar gül dikeni saplardı. TED وفي كل مرة, كانت جدتي تمتمم بكلمات عربية, وتأخذ تفاحة حمراء ثم تقوم بطعنها بعدد من أشواك الزهور يساوي عدد الثآليل التي تريد نزعها.
    Daha da kötüsü yüzlerce kaktüs dikeni kollarına ve bacaklarına batmış durumda. Open Subtitles مِئات من أشواك الصبار مغروزة في يديها وساقيها
    Biz simüle enkazın üzerinde yakalamak için Dikenler yapabiliriz ve kolayca dışarı çıkarma giderimi üzerine yoğunlaşabiliriz TED نستطيع صنع أشواك التي تلتقط أنقاض محاكاه وجعلها قابلة للإزلة لنسحبها بسهولة
    Mavi çiçek, kırmızı Dikenler. Open Subtitles وردة زرقاء، أشواك حمراء وردة زرقاء، أشواك حمراء
    Mavi çiçek, kırmızı diken. Open Subtitles وردة زرقاء، أشواك حمراء حسناً، أنا منطلق
    Tuz, ketçap ve domates sosu biber, kibrit, tuvalet kağıdı, antiseptik, vitamin hapları konserve açacağı, bıçak, çatal, kaşık." Open Subtitles ملح، كاتشب الطماطم و الصلصات فلفل، أعواد ثقاب، ورق حمام، مُطهر و أقراص فيتامينات فاتحة علب، سكاكين أشواك و ملاعق
    Taç, daha iyi bir açıklaması yok gül dikeni, dallı darı, şeker kamışı, dalları birbirlerine bağlanmış ve boynuzlar da geyik boynuzları. Open Subtitles .. حسناً ، التاج .. إذا صح قول ذلك .. أشواك مرتفعة ، قصب سكر ، تبن .. كلها مربوطة حول غصن ملتوي
    Yani elbette elinizin içinden ne geçerse geçsin her halükarda kötü ama benim durumumda bu denizkestaneleri zehirliydi, bunu tecrübe eden bilecektir, denizkestanesi dikeni korkunç ve acı veren bir inflamasyona yol açar. TED أعني، من البديهي، أنه عندما ينغرس شيء في يدك، فالأمر سيء على أية حال، لكن في هذه الحالة، القنافذ البحرية مليئة بالسم، حيث لو حدث أن احتككت معها، فأنت تعلم بأن أشواك القنفذ تصيبك بالتهاب مؤلم وفظيع.
    - hayır, onlar "kukla" olarak biliniyor içerisine üç adet kanlı kırmızı gül dikeni, bir tutam saç, ve kurbanın fotografı yerleştiriliyor. Open Subtitles - لا. هم يدعون "دمى." داخل، تضع ثلاث أشواك وردة حمراء قانية،
    Ama sizin de gördüğünüz gibi, Zefirus gülünün dikeni yoktur. Open Subtitles لكن كما تلاحظين ...زهرة الزعفران لا يوجد بها أشواك
    Marcel'in kanından ve senden benim kadar nefret eden antik bir ruhun büyüsünden doğan gülün dikeni. Open Subtitles إنها أشواك زهرة منبتها دم (مارسل) وسحر روح قديمة تكرهك كثيرًا بقدري.
    Tüm sırtını da kaplamış mor Dikenler. Open Subtitles لديه أشواك بنفسجية في جميع ظهره
    Tüm sırtını da kaplamış mor Dikenler. Open Subtitles لديه أشواك بنفسجية في جميع ظهره
    Keskin Dikenler. Sadık. Güçlü... Open Subtitles أشواك ثاقبة مخلص, قوي...
    Tamam, mavi çiçek, kırmızı diken. Open Subtitles وردة زرقاء، أشواك حمراء وردة زرقاء، أشواك حمراء
    Kendimi bu diken şeytanların birkaç haline çalıştırmak. Open Subtitles . لقد أصبت ببعض من أشواك المشعوذة بنفسي
    "Yemek bitti ama hala bir çatal masada duruyor." dedim... Open Subtitles أنا أقول هذه الوجبة على وشك أن تنتهي وستكون هناك أشواك جالسة هناك
    Evet şöyle üçlü bir şey, çatal gibi. Open Subtitles نعم.. هناك ثلاثه من الجمبرى تشبه شيئا له أشواك
    RF: Şimdi buna dikkatlice bak, onların dikenleri olduğunu görüyorsun ve bir kaç hafta öncesine kadar, kimse onların ne yaptığını bilmiyordu. TED روبرت: إذا إذا نظرتم بدقة إلى هذه، ماترونه هو أن لديهم أشواك وحتى قبل الأسابيع القليلة الماضية، لم يعرف أحد ما وظيفتها.
    Üstü üç taslı taç saplı üç tunç tası çaldıran mı çabuk çıldırır yoksa iç içe yüz ton saç kaplı çanı kaldıran mı çabuk çıldırır? Open Subtitles "أنا منقّي أشواك، عندي منخل به أشواك منخولة ومنخل بأشواك غير منخولة. "لأنني منقّي أشواك."
    Değerli gümüşten çatallar, bıçaklar... Open Subtitles الفضيات من القيمة أشواك , سكاكين

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد