Diğer şeylerin yanında, bir arkadaşımı öldürmeye çalıştı. | Open Subtitles | حسناً ، ضمن أشياء أخرى لقد حاول قتل صديق لي |
Güzel. Çünkü ben de seninle konuşmak istiyorum. Diğer şeylerin yanında. | Open Subtitles | جيّد، لأنّني أحبّ محادثتكَ، من بين أشياء أخرى |
Çeviride kaybolan başka şeyler de var, insan sezgisi gibi. | TED | هناك أشياء أخرى تفُقد في الترجمة أيضاً، مثل الحدس البشريّ. |
Yavaş TV şimdi moda bir sözcük Yavaş TV yapabileceğimiz başka şeyleri ve konuları aramaya başladık | TED | وأصبح التلفزيون البطيء الآن شيئًا نسمع به كثيرًا، وبدأنا بالبحث عن أشياء أخرى يمكننا أن نقدمها فيه. |
Vücut parçalarını, eskiden başka şey olan yerlere bırakıyor. | Open Subtitles | إنّه يلقي أعضاء الجثّة في أماكن كانت أشياء أخرى |
Nemli alanları için kunduzlara ve belki daha başka şeylere ihtiyacı var. | TED | وهي تحتاج إلى القنادس لتصنع الأراضي الرطبة، و ربما أشياء أخرى أيضا. |
O, insanlar filmin ne hakkında olduğunu çözmeye çalışırken bunları teyit edeceğini bildiği nesneleri sahnelere, Diğer şeylerin arasına yerleştirmekten hoşlanır. | Open Subtitles | وهو يضع أشياء في المشاهد يعلم أنها ستكون مع أشياء أخرى بمثابة أدلة مرجحة عندما يحاول المشاهدين اكتشاف |
Diğer şeylerin yanında, onurlandırmak, anne babanı saygıyla dinlemek ve dediklerini uygulamak anlamına gelir. | Open Subtitles | الإكرام يعني الإستماع بإحترام لنصيحة الوالدين بالإضافة إلى أشياء أخرى |
Diğer şeylerin haricinde kişi felç olabiliyor. | Open Subtitles | انه يسبب الشلل من بين أشياء أخرى |
Tabii, başka şeyler de var. Meselâ sağ kalmak gibi. | Open Subtitles | أعني، هناك أشياء أخرى مثل ، أني أريد البقاء حياً |
Bu sorumluluklardan konuşmak iyidir ama hayatta başka şeyler de var. | Open Subtitles | لمن الحسن والجيّد التحدث عن المسئوليات، ولكن هناك أشياء أخرى بالحياة. |
Ama sikişmekten başka şeyler yaptığımız küçük zaman aralıkları da var. | Open Subtitles | لكن خلال تلكَ الفترات القصيرة عندما نفعل أشياء أخرى بجانب المضاجعة |
Seviyorum, ama bazen başka şeyleri de görmek istiyorum. | Open Subtitles | نعم ,ولكن بعض الأحيان يوجد هناك أشياء أخرى أريد أن أقولها |
Bazı kızların bazı şeylerinden hoşlanır, ayrıca bazı başka kızların başka şeyleri vardır, ve durum şu ki, yapmak istediğin-- şimdi değil, ama ileride bir gün-- birini... bulmak... senin sahip olduğun şeylerden hoşlanan. | Open Subtitles | ، بعض الأشياء في بعض الفتيات لكن هناك فتيات أخريات ، لديهن أشياء أخرى ، والأمر هو أن ما يتوجب أن تفعليه |
Ve bir kaç başka şey. Bu planın bir parçası Ernie. | Open Subtitles | وبضعة أشياء أخرى هي جزء من الخطة يا إيرني |
Arılar, bildiğiniz gibi başka şeylere de açılan kapı olabilirler. | TED | النحل على ما يبدو ، يمكن أن تكون المدخل لذلك، كما تعلمون ، أشياء أخرى. |
başka işlerim vardı. Geçen haftaya kadar bakmamıştım bile. | Open Subtitles | كان لديّ أشياء أخرى يا بول لم ألقِ نظرةً عليك حتى الأسبوع الفائت |
Bana başka bir şey getirdiğini söylemeye bile çalışma, çünkü ne olduğunu biliyorum. | Open Subtitles | لا تحاول أبدا إخباري إن هذه أنواع من أشياء أخرى, لأنها ليست كذلك |
Onlara yatak fileleriyle, Diğer şeylerle ulaşmaya hazır. | TED | بإمكانها إيصال شباك النوم لهم ، و أشياء أخرى كثيرة. |
Gördün mü, biraz da başka şeylerden konuşmanın zamanı geldi de geçti artık. | Open Subtitles | أترى ؟ يجب عليك أن تبدأ في الحديث عن أشياء أخرى |
Burada, meyveler, sebzeler ve size gerekli olabilecek diğer şeyler var. | Open Subtitles | يوجد فواكة و خضار و أشياء أخرى من أجلكم يا رفاق |
Biceps, sırt, boyun kası falan. | Open Subtitles | البايسبس، الظهر، الترابيزيوس، أشياء أخرى |
Pekçok şeyle beraber göz sinirlerini de iyileştirebilen bir iyileştirme aygıtı. | Open Subtitles | إنه جهاز علاجى يمكنه ، ضمن أشياء أخرى تجديد العصب البصرى لديك |
Dalga geçin, ama sıkıştırma oranını iyileştirmenin bir yolunu bulabilirsem, ekleyecek bir şeyler ararsınız. | Open Subtitles | و لو نجحت بتطوير حجم الضغط فسيمكننا إضافة أشياء أخرى |
Onunla ilgili baska seyler de vardi isildayan beyaz disleri gibi. | Open Subtitles | لا تخبر سوزان هذا ليس شأنها و هناك أشياء أخرى غريبة بخصوصه مثل أسنانه البيضاء |
Anne, bu çok gereksiz bir bilgi, onun yapacak başka işleri var. | Open Subtitles | أمي هذه معلومات كثيرة لديه أشياء أخرى ليقوم بها |