İstediğini ara, iyi şeyler duyacağına eminim. | Open Subtitles | يمكنك أن تتصل بأيّهم ، أنا واثق أنك ستسمع أشياء طيبة |
Annem hep başıma iyi şeyler gelsin istiyorsam etrafımda iyi insanlar olması gerektiğini söylerdi. | Open Subtitles | دائماً ما كانت تخبرني أمي أنه علي أن أحيط نفسي بأناس طيبين اذا ما أردت أن تحدث لي أشياء طيبة |
İyi şeyler düşünüyordum bir şeylerin değiştiğini. | Open Subtitles | أواجه ذاتي حيال أشياء طيبة على سبيل التغيير. |
Üzgünüm tatlım, ama iyi şeyler de söyledim. | Open Subtitles | آسف يا حبيبتى قلت أشياء طيبة عنك أيضاً |
İyilik yaparsan başına iyi şeyler gelir. | Open Subtitles | إفعل أشياء طيبة فأشياء طيبة تحدث إليك |
Hakkında güzel şeyler söylüyor. Hoş şeyler, gerçekten iyi şeyler. | Open Subtitles | أشياء جيدة، أشياء حسنة أشياء طيبة حقا |
Tanıştığımıza sevindim. Hakkında iyi şeyler duydum. | Open Subtitles | تشرفت بمعرفتك سمعت عن أشياء طيبة |
O kötü biriydi ve biz iyi şeyler yaptık. | Open Subtitles | كان رجلا شريراً ونحن فعلنا أشياء طيبة |
- Hep iyi şeyler. | Open Subtitles | كلها أشياء طيبة |
Herkes için iyi şeyler yapacağım! | Open Subtitles | سأفعل أشياء طيبة للجميع |
Senle ilgili iyi şeyler duydum Paulie. | Open Subtitles | ...مرحباً .(أسمع أشياء طيبة عنك يا (بولي |