Saygısızlık etmek istemem ama bu Vietnam değil efendim. Teğmen Boylar'ın tankı zayıflatılmış uranyum mermileri tarafından vuruldu. Dünyada bunu kullanan tek ülke biziz. | Open Subtitles | دبابة (الملازم بويلار) أصابتها قذائف اليورانيوم ونحن الدولة الوحيدهـ في العالم تستخدمها |
Teğmen Boylar'ın tankı zayıflatılmış uranyum mermileri tarafından vuruldu. Dünyada bunu kullanan tek ülke biziz. | Open Subtitles | دبابة (الملازم بويلار) أصابتها قذائف اليورانيوم ونحن الدولة الوحيدهـ في العالم تستخدمها |
vuruldu! Kanıyor, kanıyor! | Open Subtitles | أصابتها رصاصة |
Aniden kalp krizi geçirdi.. biz elimizden geleni yaptık. | Open Subtitles | أصابتها سكتة قلبية مفاجئة فعلنا كلّ ما بوسعنا. |
Sanırım olmaz. Bir kriz daha geçirdi, ama eminim daha zamanı var. | Open Subtitles | أجل ، أصابتها جلطه أخرى لكن بالتأكيد لديها بعض الوقت |
Bir kadın nöbet geçirdi diye bizi işe geri çağırdın. | Open Subtitles | هاتفتَنا لنعود للعمل بسبب امرأة ربّما أصابتها نوبة |
Benzer hastalığa yakalanmışsa, kızını tedavi etmek için bir yol olabilir. | Open Subtitles | لربما كانت طريقة علاج ابنتك إن كانت أصابتها العلة عينها |
Olamaz! vuruldu! Kahretsin, vuruldu! | Open Subtitles | أصابتها رصاصة |
Neresinden vuruldu? | Open Subtitles | أين أصابتها ؟ |
Yeni bir kriz geçirdi ve çok kötü etkilendi. | Open Subtitles | أصابتها جلطه أخرى أثرت عليها بشده |
Nöbet geçirdi ve kalbi durdu. | Open Subtitles | لقد أصابتها نوبة , و توقف قلبها |
Bunda ne var? Orada öylece dikiliyordun ve birden nöbet mi geçirdi? | Open Subtitles | كنت تقف بجوارها و فجأة أصابتها النوبة؟ |
Bir başka sinestezi nöbeti geçirdi. | Open Subtitles | أصابتها نوبة أخرى من اضطراب الحس |
Dün gece psikotik epizod geçirdi. | Open Subtitles | في الليلة الماضية أصابتها نوبة ذهان. |
"Jack Robinson" derken, beyninin bir kısmını öldüren felç geçirdi. | Open Subtitles | أصابتها سكتة دماغية دمرت الجزء من دماغها المسؤول عن نطق كلمة "جاك روبنسون"َ |
Benzer hastalığa yakalanmışsa, kızını tedavi etmek için bir yol olabilir. | Open Subtitles | لربما كانت طريقة علاج ابنتك إن كانت أصابتها العلة عينها |