"Bakın bakın bütün el ve ayak parmakları var pipisi de var, hatta bakın kendine saygısı bile var." | Open Subtitles | "انظروا ، لديه كل أصابعه لديه كل أصابع قدميه" " لديه ذكره الصغير ولديه احترام الذات" |
Bir diz kapaği diğerleri de ayak parmakları. | Open Subtitles | (الرضفة هي العظم المتحرك في رأس الركبة) هناك رضفة واحدة وتلك هي أصابع قدميه |
Evet, en azından ayak parmaklarına dokunabilen biri olmalıydı. | Open Subtitles | نعم أو على الأقل يمكنه أن يلمس أصابع قدميه |
Yukarı çıkınca ayak parmaklarına dokunuyor. | Open Subtitles | و يلمس أصابع قدميه عندما تصعد في الهواء |
Şimdi dikkatini çektim. Önce, ayak parmaklarını uçuracağım. | Open Subtitles | الآن سأنال على انتباهكم أولا , سأفجر أصابع قدميه |
Phillip ayak parmaklarını oynatabiliyor. | Open Subtitles | صار بإمكان فيليب أن يحرّك أصابع قدميه |
- Ayak parmaklarının arasına bak. | Open Subtitles | تحقق في ما بين أصابع قدميه |
- Ayak parmaklarının arasına bak. | Open Subtitles | تحقق في ما بين أصابع قدميه |
Felçli, belinden ayak parmaklarına kadar herhangi bir şey hissetmiyor. Bu 6 yıl önce meydana gelen ve kardeşinin de öldüğü trafik kazasında oluşan omurilik lezyonu sonucu meydana geldi ve onu tekerlekli sandalyeye mahkum etti. Bütün bunlara rağmen, Juliano bu tarihte kendini gösterdi ve onu altı yıldır bu halde görenlerin imkansız olduğunu düşündükleri şeyi yaptı. | TED | فبالرغم من كونه مشلولًا، وفاقدًا للإحساس من منتصف صدره إلى أطراف أصابع قدميه جرّاء حادث سيارة وقع قبل ست سنوات مات فيه شقيقه وأحدث ضررًا بالغًا في العمود الفقري أقعد جوليانو على كرسيٍّ متحرك، واجه جوليانو الموقف، وفعل أمرًا في ذلك اليوم اعتبره معظم من رأوه خلال السنوات الست تلك أمرًا مستحيلاً. |
ayak parmaklarını gıdıklarsan, bundan hoşlanır. | Open Subtitles | هو يحبّ أن تُدغدغ أصابع قدميه. |
Ya da ayak parmaklarını görebilen biri. | Open Subtitles | أو حتى يرى أصابع قدميه |
Muhtemelen ayak parmaklarını traşlıyordur. | Open Subtitles | لعلّه يحلق أصابع قدميه. |