Eğer ona bir şey olursa ne yapacağımı bilemem. | Open Subtitles | ، إذا أصابها مكروه لا أعرف ماذا سوف أفعل |
Sana söylemiştim, eğer ona bir şey olursa gününü görürsün. | Open Subtitles | لقد أخبرتك ، لو أصابها مكروه فسأفعل ما يمليه علىّ غضبى |
Christine'e iyi bak çünkü eğer ona bir şey olursa, seni öldürüp sonra da kaza süsü veririm. | Open Subtitles | اعتني جيداً ب(كريستين) لأنه لو أصابها مكروه, سأقتلك وأجعل الأمر يبدو وكأنه حادث |
- ona bir şey olursa herhangi bir şey dediğim de... | Open Subtitles | لذلك عندما أقول إنّه لو أصابها مكروه -وأعني بكلامي أيّ مكروه ... |
Yemin ediyorum, eğer ona bir şey olursa... | Open Subtitles | -أقسم بالله، لو أصابها مكروه ... |
Reid, Tanrı'ya yeminim olsun ki, eğer ona bir şey olursa... | Open Subtitles | (ريّد) أُقسم بالرب، إن أصابها مكروه... |