Fakat kızım hastalandı, ve hastane faturaları çok kabarıktı. | Open Subtitles | ولكن إبنتي أصبحت مريضة والفواتير العلاجية كانت مـُكلفة |
Ben henüz küçükken hastalandı. | Open Subtitles | أعني ، أصبحت مريضة عندما كنت صغيراً جداً |
Fakat kızım hastalandı, ve hastane faturaları çok kabarıktı. | Open Subtitles | ولكن إبنتي أصبحت مريضة والفواتير العلاجية كانت مـُكلفة |
Anlamıyorsun. O trenden atladığında hastalandın. Yardıma ihtiyacın var. | Open Subtitles | أنت لا تفهمين ، عندما قفزت من ذلك القطار أصبحت مريضة ، تحتاجين المساعدة |
Sorumuz... neden hastalandın? | Open Subtitles | السؤالهو.. لماذا أصبحت مريضة ؟ |
Neden hastalandın? | Open Subtitles | لماذا أصبحت مريضة ؟ |
Annem beni doğurduğu gün hastalanmış. | Open Subtitles | اليوم الذي أنجبتني فيه أمي، كان هو اليوم الذي أصبحت مريضة. |
Ben henüz küçükken hastalandı. | Open Subtitles | أعني ، أصبحت مريضة عندما كنت صغيراً جداً |
Neyse, konuya dönersek bence Dee yarasa kanını içtiği için hastalandı. | Open Subtitles | دعنا نعود لهذا. أعتقد أن ديي شربت دم الخفاش لهذا أصبحت مريضة. |
Eşim geçen sene hastalandı. | Open Subtitles | روجتي أصبحت مريضة في السنة الماضية |
- Amcam son zamanlarda hastalandı. | Open Subtitles | خالتي أصبحت مريضة مؤخراً. |
Çocuk öldü ama kendi hastalandı. | Open Subtitles | فقدت الطفل أصبحت مريضة |
Ama sonra hastalandı. | Open Subtitles | ثُم أصبحت , مريضة |
Bir zamanlar tavşanların hepsi hastalanmış beslenmişler, beslenmişler ve çok geçmeden hastalık soğuk bir anı olarak kalmış. | Open Subtitles | في قديم الزمان جميع الأرانب أصبحت مريضة وقد توالدوا وتوالدوا وبعد مرور وقت طويل أصبح المرض مجرد ذكرى غير مهمة |