Hayatım nasıl bu hale geldi? | Open Subtitles | كيف أصبحت هذه حياتي؟ |
Hayatım nasıl bu hale geldi? | Open Subtitles | كيف أصبحت هذه حياتي؟ |
Hayatımız nasıl bu hale geldi? | Open Subtitles | كيف أصبحت هذه حياتنا ؟ |
Herhangi bir mekanın bu tip videografını çekmek benim en sevdiğim yöntem haline geldi. | TED | وقد أصبحت هذه طريقتي المفضلة لتحليل الفيديو لأي فراغ. |
Bu da yumuşak robotik denilen yeni bir araştırma alanının ana fikri haline geldi. | TED | وبالطّبع، أصبحت هذه الفكرةَ الرّئيسيّة لميدانِ بحثٍ جديد يهتمّ بالروبوتاتِ اللينة. |
Ama Louise'le seks yapmaman , bu eski kullanılmayan kısım şimdi varlığından bu yana ilk kez çalışıyor. | Open Subtitles | ولكن بانعدام الجنس، أصبحت هذه الكتلة منعدمة الفائدة سابقاً تشتغل الآن لأول مرة في تاريخها. |
Ama Louise'le seks yapmaman, bu eski kullanılmayan kısım şimdi varlığından bu yana ilk kez çalışıyor. | Open Subtitles | ولكن بانعدام الجنس، أصبحت هذه الكتلة منعدمة الفائدة سابقاً تشتغل الآن لأول مرة في تاريخها. |
Daha sonra, alkol önemli bir ticari mal haline geldi çünkü bira ve şarabın aksine bozulmadı. | TED | ثم، أصبحت هذه المشروبات الروحية سلعة تجارية هامة لأن، على عكس البيرة والنبيذ، فهي لا تفسد. |
Bu benim gizli kimliğim haline geldi ve bir avcı olarak ilk yaptığım şey ikizimi aramak -Kelly adında bir tek yumurta ikizim var- ve ona beynimi iyileştirmek için bir oyun oynadığımı ve onun da benimle birlikte oynamasını istediğimi söylemek oldu. | TED | والآن أصبحت هذه هي هويتي السرية الجديدة وأول ما قمت به كـ قاتل هو الاتصال بأختي التوأم - لدي أخت توأم متطابقة اسمها كيلي - وقلت لها: أنني ألعب لعبة لعلاج دماغي وأريدك أن تلعبي معي |