Bunu büyük görüş ayrılıkları yaşamamıza rağmen, arkadaş kalabilmemizle yapabilmeliyiz. | TED | أعتقد أن علينا أن نقوم بهذا لكي ندرك أنه يمكننا أن نختلف بقوة لكن مع ذلك نظل أصدقاءً |
Ben Caroline. Peki, tanıştığımıza memnun oldum ama arkadaş olmayacağız. | Open Subtitles | تشرّفتُ بلقائكما، لكنّنا لن نصبح أصدقاءً. |
Onu 44 yıldır tanıyorum ama çok yakın arkadaş değiliz. | Open Subtitles | نعم, أعلم أنه في 44 من العمر ولكننا لسنا أصدقاءً مقربين حقا |
Hayır ama bunu geride bırakıp yeniden dost olmayı umuyorum. | Open Subtitles | كلاّ، ولكنّني آمل أن نتخطى ذلك ونكون أصدقاءً من جديد |
Leclerc. Hâlâ iyi arkadaşız, değil mi? | Open Subtitles | لوكليرك، مازلنا أصدقاءً أليس كذلك؟ |
Çok yakın arkadaşlar değildik. Burada tanıştık. Ama iyi insanlardı. | Open Subtitles | ليسوا أصدقاءً مقربين فلم نلتقِ إلا هنا, و لكنهم كانوا رجالاً صالحين |
Burayı kapattıktan sonra gideriz ve güney yemeklerinden hoşlanmadığını söyleme yoksa arkadaş olamayız. | Open Subtitles | سيكون هذا بعد إغلاقنا للمطعم و لا تقولي لي أنكِ تكرهين الطعام الجنوبي لأننا لن نكود أصدقاءً بعد الآن |
Öğrendiğim tek şey var. Başkanlar arkadaş edinemiyor. | Open Subtitles | أمراً واحداً تعلمته؛ الرؤساء لا يحصلون على أصدقاءً جدد |
Yani, arkadaş olabiliriz Robin. | Open Subtitles | . أنا أعني بأننا كنا أصدقاءً دائما , روبن |
arkadaş olmak istemiyorduysan... en azından dürüst olabilirdin. | Open Subtitles | إن لم تريدي أن نصبح أصدقاءً كان بأمكانكِ أن تكوني صادقةً معي |
Bundan sonra Marissa için çalışacaksan bu artık arkadaş olamayız mı demek oluyor? | Open Subtitles | هل هذا يعنني أننا لا نستطيع أن نكون أصدقاءً أيضا؟ |
Öyleyse çok iyi arkadaş olacağız. | Open Subtitles | حسناً، إذن أنا وأنت سنصبح أصدقاءً مُقرّبين. |
Onunla biraz arkadaş olmaya çalışalım. | Open Subtitles | سنرى إذا كان بإمكاننا أن نكون أصدقاءً له |
Birazcık ev gibi hissetmeye başlarsın bir arkadaş edinirsin... | Open Subtitles | .. تبدأ بالشعور قليلاً أنك في منزلك .. تنشئ أصدقاءً |
Peki, tanıştığımıza memnun oldum ama arkadaş olmayacağız. | Open Subtitles | تشرّفتُ بلقائكما، لكنّنا لن نصبح أصدقاءً. |
Umarım birgün tekrardan arkadaş olabiliriz anne. | Open Subtitles | آمل أن نصبح أصدقاءً مجدداً في يومٍ ما ، أمّاه |
Sonra dost olduk ve bana birçok şey anlatmaya başladı, ve bir gece bana şöyle dedi: | Open Subtitles | أصبحنَا أصدقاءً و بُدِأ بإباحة الكثير مِنْ الأشياءَ لي :لذا قال لي ذات ليلة |
Billy'le çocukluktan beri arkadaşız. | Open Subtitles | انا و (بيلي) كنا أصدقاءً منذ أنا كنا بهذا الحجم |
Dediğim gibi, öyle arkadaşlar değiliz biz. | Open Subtitles | أجل، لكن كما قلت ..إننا لسنا أصدقاءً مقربين |
Hadi ama. arkadaştık biz. | Open Subtitles | بربّكِ لا تفعلي هذا كنا أصدقاءً |
Epey nüfuzlu arkadaşların olmalı. | Open Subtitles | لا بد أن لديك أصدقاءً ذوي سلطة. |
Dostlarımızı ve sevdiklerimizi kaybettik. | Open Subtitles | لقد فقدنا أصدقاءً وأحبةً هنا |