Önceki gece berbattı ve artık sadece arkadaş kalmak istiyorsun. | Open Subtitles | الليل الآخر كَانَ سيئَ، وأنت فقط تُريدُ لِكي تَكُونَ أصدقاءَ. |
Olanların aramızı hiçbir şekilde değiştirmeyeceğini hâlâ arkadaş kalacağımızı kabul etmiştik. | Open Subtitles | لن يغيرَ أيَّ شئٍ بيننا وأنَّنا ما زلنا أصدقاءَ كما كنّا |
Komşu olan genç bir erkek ve kadına arkadaş olmayın diyemezsin. | Open Subtitles | لا تستطيعُ سُؤال شابّ وإمرأة ان لا يَكُونَا أصدقاءَ لو هم جيرانَ. |
Georgia ve ben birer yetişkiniz. Avukatız ve arkadaşız. | Open Subtitles | جورجيا وأنا بالغين، نحن مُحامين ونحن أصدقاءَ. |
dost olabilmeyi isterdim. | Open Subtitles | انا حقاً أمنية نحن يُمكنُ أَنْ نَكُونَ أصدقاءَ. |
Ayrıca sen ve ben öyle bir dostuz ki. | Open Subtitles | وإضافةً إلى، أنت وأنا الواحدَ التي أصدقاءَ. |
Eğer olmazsa, herkes yine arkadaş olarak kendi yoluna gider. | Open Subtitles | وإذا لم يتم الاتفاق ، كُلّ شخص يَذْهبُ في طريقه الخاص ، لكن ما نزال أصدقاءَ |
Ondan hoşlanmadığını biliyorum, ama hatırım için arkadaş olmalısınız. | Open Subtitles | أنا أعلم أنك لا تحبه لكن، لأجلي، يَجِبُ أَنْ تَكُونَوا أصدقاءَ الآن |
Bunu yapan biriyle arkadaş olamam. | Open Subtitles | أنا لا يُمكنُ أَنْ أكُونَ أصدقاءَ مَع شخص ما الذي هَلْ ذلك. |
Güzel,olduğunda iyi arkadaş olacağız. İyi olacaksın | Open Subtitles | حَسناً، حتى تكونى كذلك , سَنَكُونُ أصدقاءَ جيدينَ وسَتَكُونىُ بخير. |
Oh, Troy arkadaş olmadığınızı söylüyor. | Open Subtitles | أوه، تروي يَقُولُ .أنتم لم تكونوا أصدقاءَ |
Hâlâ arkadaş kalmak istiyorum. | Open Subtitles | أنا ما زِلتُ أُريدُ لِكي أكُونَ أصدقاءَ. |
Biyoloji bir yana Mattie, biz arkadaşız. | Open Subtitles | تعليق عِلْمِ أحياء الجانبي، ماتي، نحن أصدقاءَ. |
arkadaşız diyecektim. | Open Subtitles | أنا كُنْتُ سأَقُولُ بأنّنا أصدقاءَ. |
Hayır, hayır, arkadaşız biz. | Open Subtitles | لا. لا، أنا لا أَستطيعُ. نحن أصدقاءَ. |
Yaptıklarından sonra o domuzla nasıl görüşebiliyorsunuz? Roz'un eski erkek arkadaşıyla dost olmanın nesi yanlış? | Open Subtitles | أنا لا أَرى الذي لذا مخطئ بحق أنْ يَكُونَ أصدقاءَ مَع خليلِ روز السابق. |
Sizce Sean'un arkadaşları, onunla dost olduğunuzu biliyor muydu? | Open Subtitles | تُفكّرُ أصدقاءَ شون عَرفوا حول صداقتِكَ مَعه؟ |
Hayat boyu dost oluruz. | Open Subtitles | نحن سَنَكُونُ أصدقاءَ دائمينَ. |
Demek sorun yok, hâlâ dostuz. | Open Subtitles | رُؤية ككَيفَ نحن أصدقاءَ وكُلّ، |
Tıbbiyeden arkadaştık, ve Ona, daha manidar birşeyler aradığımı söyledim. | Open Subtitles | نحن كُنّا أصدقاءَ في الكليّة الطبيّةِ، وأنا أخبرتُه أنا كُنْتُ أَبْحثُ عن الشيءِ بالغرضِ الأكثرِ. |
Tabi ki siz birbirinizden çok farklısınız ama herşeyi gözden geçirirsen sen ve Dale arkadaşsınız. | Open Subtitles | نعم، أنتم يارفاق بالتأكيد لَديكمُ إختلافاتُكمَ، لكن عندما تَجْتمعُوا ، أنت ودايل أصدقاءَ. |
Hayatını yaşamaya ve yeni arkadaşlar edinmeye başladı. | Open Subtitles | بَدأتْ تعَيْش الحياةِ، تقابلُ أصدقاءَ جدّدَ. |
Quentin'in dostlarıyız. | Open Subtitles | لا , ma'am. نحن أصدقاءَ كوينتن. |