Dün gece Roz beni 'Cepte' dediği bir bekarlar barına götürmek için ısrar etti. | Open Subtitles | ليلة أمس، روز أصرّتْ على أَخْذي إلى هذه الحانةِ تَدْعو الشيءَ المتأكّدَ. |
O kadar tavsiyelerimize rağmen ameliyatta ısrar etti. | Open Subtitles | أصرّتْ على الجراحةِ على الرغم مِنْ نصيحتِنا الأفضلِ، |
Balonları bu gece almam için ısrar etti. | Open Subtitles | أصرّتْ بأنّ أَذْهبُ اللّيلة لأحضر البالونات. |
Jessica bunu yapmak için ısrar etti. | Open Subtitles | جيسيكا أصرّتْ أن تَكُونُ المسؤولة لتنهي الأمر معك |
Ben istemedim, ama ısrar etti. | Open Subtitles | أنا لَمْ أُردْ إلى لَكنَّها أصرّتْ |
Çok ısrar etti. | Open Subtitles | أهـ، أصرّتْ. |
Leila onunla kalmak için ısrar etti. | Open Subtitles | أصرّتْ (ليلى) على البقاء. |