Yapmazsan seni duvara gömerim. vur onu. | Open Subtitles | أن لم تضربه فسأضربك أنا أضربه الآن |
Kafasını gördüğün anda, elindeki taşla başına vur! | Open Subtitles | بمجرد أن تلمح رأسه أضربه بالصخره |
Bir kaburgayı kıracak kadar vurmadım. | Open Subtitles | الآن، لم أضربه بقوة كافية لكسر ضلع، |
Aptal ve muhteşem yüzünü alıp vurmak istiyorum. | Open Subtitles | أريد فقط أن أمسك وجهه الغبي و الجميل و أريد , أريد أن , أريد أن أضربه بسرعة |
Sağlam bir yumruk yapıştırayım mı, belki de öyle rahatlar? | Open Subtitles | هل تُريدني أن أضربه بقوة وأرى هل سيجعله هذا يتراخى؟ |
Artık bana vurmayın lütfen. Ona Vurun. | Open Subtitles | لا تضربني بعد الآن، من فضلك أضربه |
Bana bakması için bile ancak tavayla kafasına vurmam lazım. | Open Subtitles | والطريقة الوحيدة لجذب انتباهه هي أن أضربه بالمقلاة على رأسه |
Saçlarını yoluyordum. Ağzı, gözü patlayıncaya kadar vurdum. | Open Subtitles | وأسحبه من شعره وأخذت أضربه حتى خارت قواه |
Ben Vampir Avcısıyım. O kadar sert vurmaya hakkım yoktu. | Open Subtitles | أنا المبيّدة ما كان عندى الحق أن أضربه مثل ذلك |
Daha ne yapmamı istiyorsun, senin için vurayım mı onu? | Open Subtitles | مذا تريدنى ان افعل لك أكثر من ذلك ؟ هل أضربه لك |
Şimdi vurabilir miyim? | Open Subtitles | الآن , هـل أستـطيع أنْ أضربه ؟ |
Küçük Isak! Onu tek elimle dövebilirim. | Open Subtitles | إسحاق الضعيف ، يمكنني أن أضربه بيد واحدة |
- Yeter Spencer. - Hayır. vur gitsin. | Open Subtitles | ـ ذلك بما فيه الكفاية، ـ أضربه |
Bir dahaki sefere karnına ya da taşaklarına vur. | Open Subtitles | فقط أضربه في أعشائه في المرة القادمة |
Hiç kise bir Belden'le şakalaşmaz! Şimdi vur onu! | Open Subtitles | لا أحد يمزح هكذا مع آل"بيلدين"، أضربه |
vur ona yüzbaşı, çok kuvvetlice. | Open Subtitles | أضربه يا قائد المئه, بقوه |
Kafasına vur. | Open Subtitles | أضربه علي رأسه. |
Ben de yeteri kadar sert vurmadım diye endişeleniyordum. | Open Subtitles | كنت خائفة ألا أضربه بالقوة الكافية. |
Bu çok iyiymiş. - Sadece bir şaplaktı. Ona vurmadım. | Open Subtitles | لقد كانت ضربة على الردف ؛ لم أضربه |
Ona vurmak istemedim. Ondan özür diledim. | Open Subtitles | لم أرِد أن أضربه لقد اعتذرتُ له |
Sonra onunla kavgaya tutuşacağım. Ve kendini kaybedene kadar yumruk atacağım. | Open Subtitles | و سأبدأ الشجار معه، و سأظل أضربه حتى يُجن. |
Ön patileri tutun ve ön patilerini sıkıştırın, ayaklarına sertçe Vurun, yüzüne limon suyu sıkın, Gazeteyi yuvarlayıp kafasına Vurun, dizinizle göğsüne bastını, geriye doğru ters çevirin." | TED | "أمسك كفوفه الأمامية، أعصر كفوفه الأمامية، تضغط علي كفوفه الخلفية، أعصر في وجهه ليمونة، أضربه علي رأسه بجريدة ملفوفة، أضعط علي صدره بركبتك، أقلبه للخلف." |
Ona vurmam için beni kışkırtıyordu. | Open Subtitles | أرادني أن أضربه |
Saçlarını yoluyordum. Ağzı, gözü patlayıncaya kadar vurdum. | Open Subtitles | وأسحبه من شعره وأخذت أضربه حتى خارت قواه |
Aceleyle balo salonuna girip pistte yerini belirledim ona doğru koşup yüzüne ve göğsüne yumruklarımla vurmaya başladım ta ki kuzen Sebastian beni götürene dek. | Open Subtitles | لقد هرعت إلى صالة الرقص رأساً ووجدته جريت نحوه و بدأت أضربه على وجهه و صدره بيداى |
Ne yapayım, kıçına mı vurayım? | Open Subtitles | ماذا تريدين أن أفعل هل أضربه على مؤخرته؟ |
- Ona vurabilir miyim? | Open Subtitles | هـل يمكنني أنْ أضربه ؟ |
Küçük Isak! Onu tek elimle dövebilirim. | Open Subtitles | إسحاق الضعيف ، يمكنني أن أضربه بيد واحدة |
Onu gerçekten pataklamamı istiyorsan ama gerçekten pataklamamı istiyorsan, bana daha iyi bir gerekçe lazım. | Open Subtitles | لوأردتنيحقًاأنأضربه... أقصد أني أضربه ضربًا مبرحًا أحتاج لسبب أفضل من هذا |