| Küçük lastik eldivenlerle öğle yemeğini yemene bayılıyorum ve buruştuklarında hayatımda bu güne kadar duyduğum en tatlı sesi çıkartıyorlar. | Open Subtitles | أحب كيف تأكلين غدائكِ مع قفازاتكِ البلاستيكية الصغيرة وصوتها وتصدرين أظرف صوت قد سمعته بحياتي |
| Siz ikiniz 4 ayak üzerindeki en tatlı şeysiniz! | Open Subtitles | أنتما الأثنين أظرف شيء حقًا على أربعة أقدام |
| Ting-Tange tanıdığım en güzel, en komik ...en olağanüstü kız olduğunu söylerdim. | Open Subtitles | ساقول لتنج تنج أنها أظرف والطف . وأروع فتاة قابلتها على الأطلاق |
| Monica, baş garsonun şimdiye kadar tanıdığı en komik adam olduğunu söyledi. | Open Subtitles | تقول مونيكا إنّ رئيس الخدم هو أظرف رجل التقته يوماً. |
| Seni gitar dükkanına götürüp ondan daha havalı bir gitar almama ne dersin? | Open Subtitles | تظن بأني بمكن أن أخذك إلى مركز الجيتار ونحصل لك على شئ أظرف من ذلك الجيتار ؟ |
| Gerçekten de bu "eğlenceli" ve "boktan durum" tarihindeki en eğlenceli boktan durum değilmiş gibi mi davranacaksın? | Open Subtitles | هل ستتظاهرين حقيقة أن ذلك لم يكن أظرف موقف في تاريخ الظرافة ؟ |
| Burada tavana kadar yığılı zarflar fotokopi toner şişeleri, ve lastik bant kutuları var. | Open Subtitles | هناك أظرف ملتصقة بالسقف زجاجات حبر آلة التصوير |
| Gelmiş geçmiş... en tatlı yavru köpeği piyasaya sürmemize çok az kaldı. | Open Subtitles | ونحن على الموعد لإطلاق أظرف جرو على الإطلاق |
| Tanımak isteyeceğin en tatlı şey o. | Open Subtitles | إنها أظرف ما تتمنى أن تقابله إنها ملاك. |
| Sen tanıştığım en tatlı doktorlardan birisin. | Open Subtitles | أنت أظرف الأطباء الذين قابلتهم |
| Dünyanın en tatlı adamı. | Open Subtitles | أظرف شاب في العالم. |
| Benim için böyle mi söyledi? Beni en komik erkek olarak mı buluyor? | Open Subtitles | .قالتهذاعنى, أنها تعتقد أننى أظرف فتى قابلته فى حياتها ؟ |
| O kesinlikle hayatımda gördüğüm en komik adam! | Open Subtitles | إنّه بدون شكّ أظرف شخص التقيته يوماً. |
| - Tabi ki. Kim dünyadaki en komik adamı görmek ister ki yani? | Open Subtitles | من يود أن يرى أظرف رجل فى الكوكب |
| Vereceğimiz ilk komedi ödülü, okulun en komik çocuğu için. | Open Subtitles | أول جائزة تخص أظرف طفل في المدرسة |
| Dünya dışı varlıklar bunu dinlediyse gerçekte olduğumuzdan çok daha havalı olduğumuzu düşünmüşlerdir. | Open Subtitles | إن استمعت لها مخلوقات ذكية لكانت ظنت أننا أظرف مما نحن عليه |
| Çalışmak için çok akıllı, umursamak için çok havalı. | Open Subtitles | .أذكي من أن تعمل .أظرف من أن تهتم |
| Çalışmak için çok akıllı, umursamak için çok havalı. | Open Subtitles | .أذكي من أن تعمل .أظرف من أن تهتم |
| Mike "Gandalf" Ganderson, dünyadaki en eğlenceli adam. | Open Subtitles | من هذا الرجل؟ مايك "غاندالف" غاندرسون" فقط أظرف رجل في العالم |
| - Hı? Sen tanıdığım en eğlenceli insansın. | Open Subtitles | أعتقد أنك أظرف شخصية أعرفها |
| zarflar? | Open Subtitles | أظرف مغلفات |
عربي 
إنجليزي 
فرنسي 
إسباني 
ألماني 
برتغالي 
تركي 