"أظهرته" - ترجمة من عربي إلى تركي

• gösterdiğim
• gösterdiğiniz
• gösterdiğin

Size gösterdiğim altın olmadan sizinle annem aracılığıyla tanışsaydım şu an burada konuşmuyor olurduk.
مغرم مثلك بأمي بدون الذهب الذي أظهرته لك لا أظننا كنا سنتحدث هنا

Sen hastayken sana gösterdiğim sevgi ve sabrı hatırlamaya çalış.
حاول أن تذكري الحب و الصبر الذي أظهرته لك عندما كنتي مريضه

Ama en önemlisi, size gösterdiğim saygısızlık için.
لكن الأهم أنني آسفٌ على التجاهل الذي أظهرته لكم

Şehrimize gösterdiğiniz kibarlığın... altında kalmamak için keşke daha fazlasını yapabilsek.
يا ليتنا كان بوسعنا بذل المزيد مقابل الكرم الذى أظهرته لمدينتا

Ama önce topraklarınızda bir yabancıya karşı gösterdiğiniz, ...nezaket karşısında duyduğum memnuniyetin bir ifadesini sunmak istiyorum.
و لكن فى البداية ، اسمح لى أن أقدم عربون تقديرى للطف الذى أظهرته لشخص غريب داخل بواباتك

İhtiyacı olan yaralı bir kadına gösterdiğin nezaketten memnun kaldım.
أستطيع تقدير اللُطف الذي أظهرته لإمرأة مُصابة تحتاج إلى مُساعدة

Bunun ölümünü duyduğundan beri gösterdiğin ilk üzüntü belirtisi olduğunu biliyor musun?
هذا أفضل أتدرى أن ذلك أول تعبير أظهرته .... يدل على الحزن

Sanırım, biraz gösteriş yaparak arkadaş edinmeye çalışıyordum ama tek gösterdiğim, ne kadar aptal olduğumdu.
أعتقد أنني كنت أحاول التصادق مع أحدهم بالتفاخر ولكن كل ما أظهرته كان مدى حماقتي والآن, يعجبني المكان هنا

Sana gösterdiğim bütün sevginin karşılığı bu mu?
أهكذا تجازيني على الحب الذي أظهرته لك ؟

Sana gösterdiğim kart ile masanın üstündeki kartı bu şekilde değiştirdim.
الكارت الذي أظهرته لك ... والأخر على الطاوله لقد قايضتهم

Bu gece sana gösterdiğim her şey bir maskeydi.
كل شيء أظهرته لك الليلة كان مجرد... قناع

Mesela LED ampulü ele alalım, çok basit bir şey, bunlar şimdi beş yıl öncesine göre yüzde 85 daha ucuzdur ve az önce gösterdiğim slayttaki gibi bir akkor ampul ile karşılaştırıldığında verimliliği inanılmazdır.
المصباح LED، شيء بسيط جداً. أرخص الآن 85 بالمئة من سعره منذ 5 سنوات سابقة، وذو كفاءة، مقارنةً بمصباح متوهج، مثل المصباح الكهربائي التي أظهرته في الشريحة السابقة، هذا شيء عظيم.

- Dün gece gösterdiğim çanta.
-الحقيبة التي أظهرته لها ليلة أمس

Anneme gösterdiğiniz nezâket için teşekkür etmek istemiştim.
أردت فقط أن أشكرك للطفك الذي أظهرته لأمي.

Bütün bu olayda gösterdiğiniz zekânızı göz önüne alırsak sizin gibi bir adama ihtiyacımız olabilir.
مستوى الإبداع الذي أظهرته .. مع كل هذا الأمر فيمكننا الأستفادة من شخص .بهذه المؤهلات

Kızıma gösterdiğiniz nezaket için minnettarım.
أنا ممتن لكل اللطف الذي أظهرته لابنتي

Kızıma gösterdiğin kibarlığından ötürü ben sana minnettarken senin şüphe duyman.
أن يكون لدي إشتباه بك وأنا مدين لك للطفك الشديد الذي أظهرته إلى إبنتي.

Yarışmada kız kardeşine gösterdiğin dürüstlükten bahsediyorum.
أعجبني الإهتمام الذي أظهرته لأختك في عرض المواهب

O cesedi taşıyarak gösterdiğin sadakat için teşekkür etmek istedim.
...أريد شكرك على الولاء الذي أظهرته بنقلك تلك الجثّة