Geçen sene, düşmanlarım şimdiye suçlanmış olacağımı düşünüyorlardı, | Open Subtitles | منذُ سَنةٍ مَضَت ظَنَّ أعدائي أني سأكونُ قَد عُزِلت بهذا الوٌقت |
The Stinkers hariç. Onu düşmanlarım yazmıştı. | Open Subtitles | ماعدا النتنه والتي صوغت جميعها بواسطة أعدائي |
Ancak o an, tüm insanlık için iyi şeyler isteyip hisseden bir kalple tüm düşmanlarımı affedebildim. | TED | لكن الآن رغبت في رفاهية كل بني الإنسان واستطعت بقلب حساس، أن أغفر لأسوأ أعدائي. |
Tanrım, sen beni dostlarımdan koru... Düşmanlarımın icâbına ben bakarım. | Open Subtitles | الله يُدافع عني ضدّ أصدقائي أعدائي يمكنني التعامل معهم بطريقتي |
Bu şekilde davranmak için Twitter'da karşılaştığım, görünürde düşmanım ama sonra sevgili arkadaşlarım olan bu insanlardan hep esinleneceğim | TED | وسيظل دائما الناس الذين التقيتهم على تويتر مصدر إلهامي، أعدائي من الخارج الذين أصبحوا أصدقائي الأعزاء. |
Oh gün ışığı! düşmanlarıma karşı öngördüğüm zafer olağaüstü olacak! | Open Subtitles | الأن أحس بالنصر على أعدائي كم سيكون هذا رائعا |
Ayrıca bilmen gerekir ki, Wil Wheaton benim düşman listemde altıcı sırada. | Open Subtitles | كما أني قد أدهشكم أن ويل ويتون يقبع حاليا في المرتبة السادسة ضمن قائمة أعدائي الأزليين |
düşmanlarım benim gücümü ayakları altına almış gibi görünüyor. | Open Subtitles | يبدوا أن أعدائي الآن يكفيهم أن ينظروا فقط إلى قواتي لتستسلم |
düşmanlarım ülkeme dönmemi bekliyor olurdu. | Open Subtitles | أعدائي سوف يكونون بانتظاري حالما نعود للوطن |
Ona gelince düşmanlarım onu bana karşı kullanmadan evvel köpeklere yem et. | Open Subtitles | أما بالنسبة له ،فأطعمه للكلاب قبل أنّ يعثر عليه أعدائي و يستخدموه ضدي. |
düşmanlarımı ise akıllarına göre. | Open Subtitles | إنني لا أعطي عناية فائقة في إختيار أعدائي |
Herkesi silmek zorunda değilim, Tom. Sadece düşmanlarımı, hepsi bu. | Open Subtitles | لم أفكر أنه يجب على تصفيه الجميع أعدائي فقط يا توم |
Fotoğrafını çekin... düşmanlarımı belgelemek isterim. | Open Subtitles | أحضروا المصوّر أريد أن يوضع أعدائي بالسجلات |
Yaptığım işte iyi olmam için, Düşmanlarımın benden korkması lazım. | Open Subtitles | لأفعل ما أفعله بشكل جيد أحتاج لأن يخاف مني أعدائي |
Düşmanlarımın deli gibi tuvalete koşturmaları erkekliğimi ispat edecektir. | Open Subtitles | يجب أن أثبت ذلك في أعدائي بجعلهم يتبولون من شدة الخوف |
Düşmanlarımın katillerini finanse etmek için şehrin parasını kullandığımı kabul ediyorum. | Open Subtitles | أعترف أنني استخدمت مال خزينة المدينة لأغطي عن مقتل أعدائي |
Bir sebep gözetmeden, sizin iyiliğiniz için düşmanım ya da arkadaşım, siz kimi sevdiyseniz ben de sevdim. | Open Subtitles | لقد أحببت جميع أولئك الذين أحببت, من أجلك, سواء كان لدي سبب أو لا سواء كانوا أصدقائي أو أعدائي |
Beni yok etmeye çalışan düşmanlarıma merhamet etmemi mi istiyorsunuz? | Open Subtitles | أنتِ تطلبين مني أن أرحم أعدائي الذين يحاولون تدميري |
Bu yüzden düşman listemin tepesindeler ya. | Open Subtitles | لهذا السبب هم موجودون في أعلى قائمة أعدائي |
Ayrıca düşmanlarımdan yardım isteyeceğime açlıktan ölürüm daha iyi. | Open Subtitles | بجانب أنني أرفض الموت جوعاً على أن أطلب المساعدة من أعدائي |
Yarım bir adam olabilirim belki lakin en azından düşmanlarımla yüzleşecek cesaretim var. | Open Subtitles | نصف رجل ربما, ولكن على الأقل لدي الشجاعة كي أواجه أعدائي. |
düşmanımın metresisiniz. Neden güvenmeyeyim size? | Open Subtitles | انتي فقط عشيقة ألد أعدائي لما لا أثق بكي |
Uçağımın dalışı sayesinde düşmanların yüzünü görmeyeceğim ve yağmur sularıyla donmuş siyah kayalar kadar siyah gözlerini görmeyi yeğlerim. | Open Subtitles | بينما طائرتي تسقط في الماء، لن أرى أوجه أعدائي. سأرى بدلاً من ذلك عينيك، مثل صخرة سوداء تتجمد في مياه المطر. |
Gümüş tabakta sunulan düşmanlar. | Open Subtitles | أعدائي على طبقٍ من ذهب وأنا لن أرّد ذلك أبداً |
O şeyi en kötü düşmanıma bile atmam. | Open Subtitles | لا أريد تفجير أسوء أعدائي حتى بهذا الشيء |
Dün gece tek kaçırdığım şey en iyi dostlarımın en büyük düşmanımla takılarak beni sırtımdan bıçaklamaları oldu. | Open Subtitles | الشيء الوحيد الذي فوّته بالأمس، هوأعزأصدقائي.. يطعونني بظهري بتسكعهم مع ألد أعدائي |
Erkekler düşmanımdır. | Open Subtitles | الرجال هم أعدائي |
Çevremde bir çok düşmanın olması ve tamamen yalnız olmam beni çok korkuturdu, sonunda kaçarak kurtuldum bundan. | Open Subtitles | لقد أخافني ذلك كثيراً بقدر ما إستهواني لقد كانوا كل أعدائي وفقدت القدرة على عدهم |