Onu en iyi arkadaşı için terk ettim. Sonra da ilişkim yürümedi. | Open Subtitles | لقد هجرتها مع أعز صديقاتها ولكن لم ينجح الأمر |
onun en iyi arkadaşı... benim için anlaşmak çok zor. | Open Subtitles | و أعز صديقاتها... يصعب عليَّ التعامل معها |
Kızın en iyi arkadaşını bir kamyona tıkıyorlar. | Open Subtitles | ويقحمون أعز صديقاتها في تلك الشاحنة. |
3'lü ilişkiden sonra, Bianca kıskançlıktan en iyi arkadaşını öldürdü. | Open Subtitles | ـ (بيانكا) ـ قامت بقتل أعز صديقاتها بدافع الغيرة بعد علاقة منحرفة |
En iyi arkadaşının, düğününe damsız gideceğinden şüphelenmiş. | Open Subtitles | وأصابتها الشكوك بأن أعز صديقاتها ستتخلى عنها في يوم زفافها |
Balo kraliçesini beceremezsin, ta ki En iyi arkadaşının sana merdivenlerin altında otuz bir çektiğini öğrenene dek. | Open Subtitles | إلا إذا اكتشفت أن أعز صديقاتها استمنت لك تحت المدرّجات |
Aşık olduğu bir hayaletin daha sonra en yakın arkadaşını öldürmesine mi? | Open Subtitles | البطلة و قعت في حب شبح و من ثم طعن أعز صديقاتها |
Aşık olduğu bir hayaletin daha sonra en yakın arkadaşını öldürmesine mi? | Open Subtitles | البطلة وقعت في حب شبح و من ثم طعن أعز صديقاتها |
"Emma Spencer, o da 17, Polise isabel'in en iyi arkadaşı olduğunu söylemiş | Open Subtitles | إيما سبنسر " 17 عاماً أيضاً " أخبرت الشرطة أن " إيزابيل " أعز صديقاتها |
en iyi arkadaşı daha yeni gitti. | Open Subtitles | أعز صديقاتها تركتها بالأمس ,حسنا؟ |
en iyi arkadaşı S.V.D.W. sağ olsun. | Open Subtitles | " ( وهي أعز صديقاتها , (سيرينا فاندر ودسن" |
En iyi arkadaşının bile bildiğini sanmıyorum. | Open Subtitles | لا أظن حتى أن أعز صديقاتها كانت تعرف من تكون |
Onun En iyi arkadaşının, şirketindeki Diane Lockhart olduğunu biliyorum, ...ve bunu yapması için senden de ondan bunu isteyebileceğini umuyorum. | Open Subtitles | وأنا أعرف أن أعز صديقاتها هي دايان لوكهارت من شركتك وكنت آمل أن تطلب منها أن.. |
En iyi arkadaşının aptal pizza partisini çocuğunu görmekten daha çok önemsedi. | Open Subtitles | تهتم بحفل بيتزا أعز صديقاتها أكثر من رؤية طفلها. |