ويكيبيديا

    "أعطيناها" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • verdik
        
    • verdiğimiz
        
    • verirsek
        
    • vermiştik
        
    • verdiğimizi
        
    Hiçbir koşul olmaksızın bunu ona verdik. Open Subtitles و أننا أعطيناها إياه بصورة مطلقة و بدون أى قيود
    Belki de ona en başta fikri biz verdik. Open Subtitles ربما نحن أعطيناها الفكرة فى المركز الأول
    Ona normal ilaçlardan verdik, yine de öldü ve bu hiç sürpriz olmadı. Open Subtitles أعطيناها الأدوية العادية لكن.. لا عجب أنها ماتت
    Hayır, ona bizim ameliyathanemizde verdiğimiz kan tamamiyle testten geçti. Open Subtitles كلا، لقد طابقنا فصيلتها جيّدا عندما أعطيناها الدم أثناء الجراحة.
    Önceden üç haftalık antidepresan tedavisi verirsek hiçbir yararlı etkisi de olmaz. TED وإذا أعطيناها مسبقًا مضادات اكتئاب كافية لثلاثة أسابيع، فلن يكون لذلك أي آثار مفيدة.
    Kanının pıhtılaşmasına, ve asit artışını önlemeye yardım edecek ilaçlar verdik. Open Subtitles أعطيناها أدوية لمساعدة جلطة دمّها وللمساعدة على صدّ التعزيز الحامضي
    İstediği her şeyi verdik. ama yine de adam olmadı. Open Subtitles أعطيناها كل ما تريده ولا تزال عديمة الفائدة
    Zaten verdik. Hastaneye geldiğinde Acil servis ona B12 vermiş. Open Subtitles أعطيناها بالفعل أعطاها إياه فريق الطوارىء عند مجيئها
    Elimizde bir kopyası vardı ama bir iki ay önce verdik. Open Subtitles كان لدينا نسخة ولكننا أعطيناها لزبون منذ شهرين
    Akciğerlerine vurdu, biz de steroid verdik. Büyüdü ve karaciğere saldırdı. Open Subtitles ضرب رئتيها، وحين أعطيناها الستيروئيدات انتشر وأصاب كبدها
    Antiaritmik ilaç verdik ama onu daha ne kadar stabil tutabiliriz bilmiyoruz. Open Subtitles أعطيناها أدوية لتبطئ ضربات القلب لكننا لا نعرف إلى متى يمكننا إبقائها مستقرة
    Hastane masrafları için biraz para verdik ve bizim oldun. Open Subtitles أعطيناها بعض المال لسداد مصاريف المشفى ، فحسب.
    Yeterince şans verdik işte. 20 dakika oldu zaten. Gidelim buradan artık. Open Subtitles حسناً ، أعطيناها فرصة مضت 20 دقيقة ، لنخرج من هنا
    Ona cep telefonu verdik. - Ufak değil mi? Open Subtitles لقد أعطيناها هاتفٌ خلوي ألا تُعتبرُ صغيرةً بعضَ الشئ؟
    Ama çok korktuğu belliydi, biz de ona sakinleştirici verdik. Open Subtitles ولكنها كانت مفجوعة بالطبع لذلك أعطيناها شيء ليهدأها
    Seth'e verdiğimiz diskin içine geri yükleme için dosya yüklemesini söyledim. Open Subtitles طلبت منها بناء خطة أحتياطية في الذاكرة المؤقتة التي أعطيناها لسيث
    Size verdiğimiz hikâyeyi yayınlamadınız mı? Open Subtitles ألم تقوما بنشر القصة التي أعطيناها لكما؟
    Tamam, biraz basınç hissedeceksin, ama sana verdiğimiz ilaçlar acı hissetmemeni sağlayacak Open Subtitles , حسناً , ستشعر ببعض الضغط , لكن مع الأدوية التي أعطيناها لك لن تشعر بأيّ ألم
    O kadar ufak bir tasvirle ya yanlışlıkla başka bir adama verirsek? Open Subtitles فقط بهذا الوصف البسيط ماذا لو أننا أعطيناها بشكل خاطئ إلى الشخص الخاطئ بالصّدفة ؟
    Rejeksiyon için steroit verirsek enfeksiyonu kötüleştiririz. Open Subtitles لو أعطيناها الستيرويدات للرفض، فسنزيد العدوى سوءاً
    Enfeksiyon için antibiyotik verirsek rejeksiyonu kötüleştiririz. Open Subtitles ولو أعطيناها مضادّات حيويّة للعدوى، فسنزيد الرفض سوءاً
    Acil durum için vermiştik ama tutumluluğu öğretttik ona. Open Subtitles أعطيناها إياها للطوارئ لكننا ربينها أن تكون حريصة
    - Kayıtlar oksijeni ona kardiyak stres testi için verdiğimizi gösterecek. Open Subtitles أننا أعطيناها الأوكسجين كجزء من تخطيط جهدي روتيني للقلب

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد