"أفترض أنّه" - ترجمة من عربي إلى تركي

• Sanıyorum
• olduğunu varsayıyorum
• Sanırım bu

Sanıyorum dışarıdaki manyaklardan biri.
أفترض أنّه فقك أحد المجانين الموجودين بالخارج

- Sanıyorum birkaç evreni yok etmeye yetecek kadar büyük.
أفترض أنّه كبير بما فيه الكفاية لتدمير عالمين

Sanıyorum ki yer bulma büyüsü yapmak için kızını bulmak için.
أفترض أنّه يحتاجه لإجراء تعويذة رصد لإيجاد ابنتك.

Hayır. Ama çok parlak bir ışık olan bir yer olduğunu varsayıyorum.
لكنّني أفترض أنّه مكان فيه نورٌ ساطعٌ جدّاً

Bunun kişisel bir şey olduğunu varsayıyorum, Cordelia.
(أفترض أنّه كان عملاً شخصياّ يا (كورديليا

Bana isminin Melody olduğunu söyledi. Sahte olduğunu varsayıyorum.
أخبرتني أنّ إسمها (ميلودي)، أفترض أنّه مزيف.

Pekala, Sanırım bu kaplanın idrarı. Büyük kedi muhtemelen alanını işaretliyordu.
حسناً، أفترض أنّه بول نمر النمر على الأرجح كان يُعلّم منطقته

Sanıyorum yaşlı bir cadının bir diğerine yardımcı olabileceği bir yol yoktur.
أفترض أنّه لا وعود بوسع ساحرة عجوز قطعها لأخرى.

Sanıyorum ki mezarlıkta çürürken haberleri takip etmek biraz zor oluyor.
أجل، أفترض أنّه من الصعب إلمامك بالأحداث الراهنة

Sanıyorum ki bir İngiliz ile Hintlinin birbirlerini düzgün biçimde anlayabilmeleri her zaman için güç olmuştur.
وأنا أفترض أنّه دائماً مايكون صعباً على شخص انجليزي، وآخر هنديّ ليفهما بعضهما البعض بشكلٍ مناسب

Sanıyorum ki mektup kutunda bulunan birisi.
أفترض أنّه شخص من صندوق خطاباتك.

Öyle Sanıyorum ki Brady'nin itirafı gelince doktor uğraşmayı bırakmış. - Bir şeyi mi atlamış?
أفترض أنّه عندما إعترف (برادي) قرّر الطبيب الشرعي ألاّ يكون شاملاً.

Güney Afrika'da hâlâ bu adamı paketleyebilecek birkaç adamımız vardır Sanıyorum?
أفترض أنّه لا يزال لدينا قوات حية في (جنوب إفريقيا) يمكنهم التقاطه هناك؟

Hindistan'ın Naga Jolokia biberi olduğunu varsayıyorum.
أفترض أنّه (ناغا جولوكيا) من (الهند).

Sanırım bu değerli bir şey. Peki ya erkek arkadaşı?
أفترض أنّه غالي الثمن وماذا عن الخليل؟

Sanırım bu işi artık sona erdirmeliyim.
إذن أفترض أنّه حان الوقت لأتم هذا.