ويكيبيديا

    "أفهم أنك" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • Anladığım kadarıyla
        
    • olduğunu anlıyorum
        
    • olmanı anlıyorum
        
    • anladım
        
    • olduğunuzu anlıyorum
        
    Anladığım kadarıyla bu delikanlıyı el altından lobi görevlisi olarak almışsınız. Open Subtitles هل أحاول أن أفهم أنك عينتهذاالشابخلسة.. في وظيفة فتى الردهة؟ ..
    - Neden? Anladığım kadarıyla yazarmışsın. Open Subtitles إننى أفهم أنك كاتبة أليس هذا ما يفعلون ؟
    Başbakan, başbakan, başbakan Anladığım kadarıyla, son zamanlarda bu terörist olayı patlak verdiğinden beri çok baskı altındasınız. Open Subtitles أيها المستشار أفهم أنك قد كنت واقعاً تحت ضغط كبير منذ أن بدأ هذا الإرهاب
    Yarı insan, yarı böğürtlen olduğunu ve nane şekerin ile kütür kütür olduğunu anlıyorum. Open Subtitles أنا أفهم أنك نصف إنسان و نصف ثمرة توت و أنك مقرمش مع بعض النعناع
    - Canım, meşgul olmanı anlıyorum. - Ben de meşgulüm. Open Subtitles عزيزتى، أفهم أنك مشغولة وأنا مشغول أيضاً.
    anladım, bu yalnız kurt tavırlarını seviyorsun, tamam. Çok güzel. Open Subtitles و أفهم أنك تريدين البقاء وحيدة , لا بأس بهذا
    Bu konuda yeni olduğunuzu anlıyorum, Bay Ostrin ama uğruna bir adamın öldürüldüğünü düşündüğümüz bu parçaları sahip olduğunuzu açığa vurmanız kendinizi temize çıkarmak için çok iyi bir yol değil. Open Subtitles " أفهم أنك جديد على هذا سيد " أوسترين لكن بكشف أنك تحوز على قطع نظن أن رجلاً قتل بسببها
    Anladığım kadarıyla federal devlet hesabına çalışıyorsunuz. Open Subtitles الآن، وأنا أفهم أنك يعملون لحساب الحكومة الاتحادية.
    Anladığım kadarıyla, Hoke'un bilgisayarından aldığınız verileri henüz Open Subtitles أنا أفهم أنك لم تحول البيانات التي حصلت عليها من جهاز الكمبيوتر لهوك
    Anladığım kadarıyla ortak bir riske karşı beraber çalışmayı öneriyorsun. Open Subtitles أفهم أنك تقترح أن نعمل معا على مشروع مشترك
    Anladığım kadarıyla bir yatırım hesabı açmak istiyorsunuz... - Bay...? Open Subtitles إذن ، أفهم أنك تريد فتح حساب إستثماري ، سيد...
    Anladığım kadarıyla dün gece barda su içmişsiniz. Open Subtitles أفهم أنك كنت تشرب الماء في الملهى الليلة الماضية؟
    Anladığım kadarıyla, torunlarım için ayarlamalar yapmakla meşgulmüşsün! Open Subtitles أفهم أنك كنت مشغولة بإجراء الترتيبات لأطفالي
    Anladığım kadarıyla, neredeyse iyileşme sürecini bitirmek üzereymişsin. Open Subtitles أنا أفهم أنك قاربت على الإنتهاء من عملية الشفاء.
    Geçen gece klüp açılışında dediklerimden dolayı neden sinirli olduğunu anlıyorum, ve kabul ediyorum... Open Subtitles أفهم أنك غاضبة بشأن ما قلته فيالليلةالماضيةفيالنادي، وأناسأعترف..
    Hey sinirli olduğunu anlıyorum, ama eğer hala bunu devam ettirirsen, ona yapacağın şey... çok çok daha kötü. Open Subtitles مهلاً ، أنا أفهم أنك غاضب لكنإذامضيتبهذا،فما ستفعلهلها.. هوأسوأبكثير.
    Son günlerde kaptanla yakınlığından ötürü kazancın olduğunu anlıyorum, ama eğer biz gidelim diye kendini feda etmek istiyorsa... demek istediğim bu onu tanıdğımızdan beri yapacağı ilk bencilce olmayan hareket olur. Open Subtitles أفهم أنك قد حققت مكاسب بعلاقتك مع القبطان في الأيام الأخيرة، ولكن لو أرد التضحية بنفسهكينتحررنحن .. أعني، قد يكون هذا أول شيء غير أناني يفعله لمصلحتنا منذ عرفناه
    Bana kızgın olmanı anlıyorum ve çok üzgünüm. Open Subtitles اسمع، أفهم أنك غاضب مني وأنا آسف
    - Hector üzgün olmanı anlıyorum. Open Subtitles هيكتور، وأنا أفهم أنك مستاء.
    anladım gizlemek istiyorsun. Benim geçmişimle yüzleşmem gerekiyor. Senin de öyle. Open Subtitles أفهم أنك ترغب في تجاهل الأمر، ولكن يجب عليّ الاهتمام بأمر عامي المنصرم، وكذلك حالك
    anladım, Atlantic City'ye gitmiştiniz. Open Subtitles أنا أفهم أنك كنت في اتلانتيك سيتي.
    Duygusal bir an yaşamakta olduğunuzu anlıyorum. Open Subtitles أفهم أنك مررت بمشكلات عاطفية
    Üzgün olduğunuzu anlıyorum. Open Subtitles أفهم أنك مُستاء.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد