Benimle flört etmeyi bırakmazsan, Seni öpmek zorunda kalacağım. Ugh! | Open Subtitles | إن لم تتوقفي عن مغازلتي فسأضطر إلى أن أقبلكِ |
Şimdi seni öpmek zorundayım. Daha az önce 85 yaşındaki bir adamın sondası çıkarıldı. | Open Subtitles | علي أن أقبلكِ الأن أزلت قسطرة رجل بعمر الــ 85 |
Şimdi öpebilir miyim? | Open Subtitles | تسمحي لي بأن أقبلكِ الآن؟ |
- Seni öpebilir miyim? - Tamam. | Open Subtitles | هل أستطيع أن أقبلكِ - حسناً - |
İnanılmaz derecede cesaretli ve seksi birşey yapıyorsun. Yani seni öpmem lazım | Open Subtitles | لقد قمتِ بعمل شجاع ومثير للغاية يجب أن أقبلكِ |
Seni öpmemi istediğini biliyorum. | Open Subtitles | أعلم أنكِ تريدينني أن أقبلكِ |
Tüm boş zamanımı seninle geçirmeye bayılıyorum. Şimdi seni buradan öpeceğim. | Open Subtitles | احب أن اقضي كل هذا الوقت معكِ سوف أقبلكِ هنا .. |
- Seni kabul ediyorum Zipporah. - Seni kabul ediyorum Musa. Senden başka kimse olmayacak. | Open Subtitles | ـ "أقبلك أنت لا غيرك ـ "أقبلكِ أنتِ لا غيركِ |
10'ncu sınıftan beri seni öpmek istedim. | Open Subtitles | أردت أن أقبلكِ منذ أن كنت في الصف العاشر. |
Seni öpmek güzeldi. | Open Subtitles | لا بأس بأن أقبلكِ. |
Evet. Seni kesinlikle öpmek istemezdim. Oh. | Open Subtitles | أجل , بالتأكيد لن أقبلكِ |
küçük oğlanları... öpmek istiyorum. | Open Subtitles | ؟ أريد أن أقبلكِ .. |
Seni bir süredir öpmek istiyordum. | Open Subtitles | أردت أن أقبلكِ منذ فترة. |
Bir kızı öpmem yeterliyse eğer, neden seni öpmüyorum öyleyse? | Open Subtitles | إذا كان ينبغي أن أقبل أي فتاة, لماذا لا أقبلكِ إذاً؟ |
Belki öpmem, böylece kalırsın. | Open Subtitles | ربما لن أقبلكِ حتي تبقي |
Şimdi seni öpeceğim. | Open Subtitles | سوف أقبلكِ الآن |
Seni öpeceğim. | Open Subtitles | دعيني أقبلكِ. |
Ben Eric, seni esim olarak kabul ediyorum Allegra. | Open Subtitles | أنا (إيريك) أقبلكِ يا (إليجرا) لتكوني زوجتي |
Ben Eric, seni eşim olarak kabul ediyorum Allegra. | Open Subtitles | أنا (إيريك) أقبلكِ يا (إليجرا) لتكوني زوجتي |