Onu kastetmedim. Hepinizin onu umursamanızı takdir ediyorum ama yeter. | Open Subtitles | لم أقصد انظري أقدر لك اهتمامك بها ، حقاً أقدره |
Montag'ın takdir ettiğim bir niteliği var. | Open Subtitles | مونتاج لديه مؤهل واحد .. وأنا أقدره كثيرا |
Yüreklisin, delikanlı, kendini böyle göstermekle. takdir ediyorum. | Open Subtitles | أنت ولد شجاع لتظهر نفسك بهذا الشكل أقدر ذلك أقدره فعلاً |
Benim için yaptığın herşeye minnettarım, peder Phil. | Open Subtitles | إنني أقدر حقا كل شيء فعلته لي أيها الأب بيل إنني حقا أقدره |
Yardım önermen çok iyi ve ben buna minnettarım, ama sana garanti ederim... herşey kontrol altında. | Open Subtitles | , عرضكِ للمساعدة أقدره للغاية و أحترمه . . لكنني أعدكِ |
Dinle, bu işte çok uzun zamandır varım. En çok değer verdiğim şey çalışanımın dürüstlüğüdür. | Open Subtitles | أنا أعمل في هذا المجال من فترة طويلة وأكثر ما أقدره في موظفيي هو الصراحة |
..bundan sonra Tanrı ben neye değer verirsem Tanrı ona değer verir. | Open Subtitles | لكن من الآن فصاعدًا الرب سيقدر ما أقدره أنا |
Verdiğin desteği... takdir ettiğimi söylemeliyim. | Open Subtitles | وسأضيف أن ما حثني على ذلك كان تشجيعك الذي أقدره بشدة |
- Kendim beceremesem de, başkalarında takdir ettiğim birşey. | Open Subtitles | أنا قد لا أكون جيد فيه بنفسي، لكني أقدره في الآخرين. |
Ve sen bana karşı her zaman naziktin ki bunu takdir ederdim ama hayatını yoluna koyunca sen çekip gittin. | Open Subtitles | وكنتِ مهذبة للغاية معي وهو ما أقدره لكِ ولكن ريثما يمكنك تختفين |
Bunu takdir ettiğimi bilmelisin. Gerçekten. | Open Subtitles | فلتعلم أني أقدر هذا حقاً أقدره |
İyi bir yazardır. Onu gerçekten takdir ediyorum. | Open Subtitles | انه كاتب رائع أن أقدره حقاً |
takdir ettim. | Open Subtitles | الذي دائماً أقدره |
Yaladığın için minnettar olmadığımı sanma minnettarım ama bana bir yara bandı yeterdi. | Open Subtitles | ليس الأمر وكأنني لا أقدر كل هذا اللعق لأنني أقدره ، ولكن أنا من النوع الذي يفضل الضمادات |
O konuda minnettarım ama dediğin gibi, araftasın. | Open Subtitles | ، وهو الأمر الذي أقدره لكن كما قُلتِ أنتِ في المُنتصف |
Çok minnettarım. Çok sağolasın. | Open Subtitles | أنا أقدر ذلك يا نسيبتي أقدره كثيراً |
Bay Ford, zaman ayırıp buraya geldiğiniz için gerçekten minnettarım eğer bu dünyada Jubal'ı biri oynayacak olsaydı, bu siz olurdunuz. | Open Subtitles | سيد (فورد) ، أقدر وقت قدومك هنا ، أقدره عاليا لو كان هناك رجل سيتقمص شخصية (جوبال) ، ستكون أنت ذلك |
Ve bu desteğe minnettarım. | Open Subtitles | وأقدر هذا التعاون أنا حقًا أقدره |
Endişene minnettarım Tom. | Open Subtitles | انا أقدر قلقك " توم " بالفعل أقدره |
Ve bu dünyada arkadaşlığından daha fazla değer vereceğim bir şey yok. | Open Subtitles | وهناك لا شيء أنا أقدره أكثر مِن صداقتك |
Geçmişteki bağlılığına değer veriyorum. Gerçekten. | Open Subtitles | أقدر ولائكِ لي بالماضي، أقدره حقًا |
Şu hayatta değer verdiğim bir şey varsa o da sadakattir Stephen. | Open Subtitles | هناك شيء واحد أقدره بهذا العالم يا ( ستيفين ) و هو الولاء |