güneyde, Romanya Üçüncü Ordusu 90 düşman piyade tümeniyle karşı karşıya. | Open Subtitles | اٍلى أقصى الجنوب الجيش الثالث الرومانى يواجه 90 شعبة مشاة للعدو |
Daha güneyde eğrilmiş ve örtülmüş şekiller tundranın düzlük manzarasını sonlandırıyor. | Open Subtitles | ،عميقاً إلى أقصى الجنوب تكسر الأجسام المعتكفة المكفّنة جمود وسكون التندرا |
Daha güneyde eğrilmiş ve örtülmüş şekiller tundranın düzlük manzarasını sonlandırıyor. | Open Subtitles | ،عميقاً إلى أقصى الجنوب تكسر الأجسام المعتكفة المكفّنة جمود وسكون التندرا |
Ozanlar, güneydeki krallıklardan kuzeydeki buz denizlerine kadar her yerde Herot'un utancına dair şarkılar söylüyorlar. | Open Subtitles | الكهنه والشعراء بدؤا من الآن يغنون قصائد الخزي والعار من أقصى الجنوب الى وسط المملكة لأقصى الشمال عند أراضي الثلوج |
güneydeki güzellik yarışmalarına katılacak derecede olabilirsin ama burası ondan daha büyük. | Open Subtitles | أتعلمين .. ربما تكونين جيدة لمسابقات الجمال في أقصى الجنوب |
Maymunların yerleşebildiği en güneydeki yer. | Open Subtitles | إنه أقصى الجنوب الذي تمكن القرود من استيطانه. |
Bu yüzden buradaki kurt sürüleri güney bölgelerdekilerden daha küçük. | Open Subtitles | ما يضطر قطعان الذئاب تقليص عددهم مقارنةً مع أقصى الجنوب |
Tibet'in kuru kalmasına neden olan bu zirveler, aynı zamanda uzak güneyde... | Open Subtitles | القُمَم ذاتها هي التي تَبقي التبت جافّة هي المسؤوله عن الامطار الموسميه التي تقع في أقصى الجنوب ، والتخضير في الهند |
Bu Kutup ayıları, gezegenimizdeki diğer kutup ayılarına göre çok daha güneyde yaşıyorlar. | Open Subtitles | يعيش الدب القطبي الشاب وجاليته أقصى الجنوب خلاف أي دببة قطبية أخرى على الكوكب |
güneyde hava domuz boku gibi kokuyor. | Open Subtitles | رائحة الهواء في أقصى الجنوب تشبه رائحة خراء الخنازير. |
güneyde o kadar uzağa ordularınızı indirmektense, daha kuzeyde yapmalıydınız bunu. | Open Subtitles | رائــعتان. بدلاً من إنزال جيوشكم في أقصى الجنوب كانيجبأن تنزلواإلى الشمالأكثر ... |
Bir daha asla güneyde bulunamazdım. | Open Subtitles | لم يسبق بأن ذهب الي أقصى الجنوب. |
13 Eylülde, ilk Flaman şehri, en güneyde bulunan Maastricht özgürlüğüne kavuştu. | Open Subtitles | فى 13 سبتمبر كانت مدينة (ماستريخت) فى أقصى الجنوب أول مدينة هولندية يتم تحريرها |
Sam, 20li yaşlarımdayken güneydeki barlardan birinde takılıyordum bir grup kıro etrafımı sardı. | Open Subtitles | سام ، عندما كنت في الـ20 كنت أتسكع في هونكي -تونك في أقصى الجنوب |
Jimmy'nin güneydeki adam toplama olayı hep. | Open Subtitles | كل التجنيد الذي يمارسه " جيمي " أقصى الجنوب |
güneydeki çöken tünellerden biri. | Open Subtitles | إن النفق أقصى الجنوب هو الذي انهار |
Uzak güney'de baharın ilk günü, sadece bir iki dakika sürüyor, ancak muazzam bir hikayeyi tetiklemek için yeterli bir kutup yılı boyunca süren yaşam mücadelesinin hikayesini. | Open Subtitles | هنا في أقصى الجنوب لا يدوم اليوم الأول من فصل الربيع سوى بضعة دقائق فقط لكنة يطلق شرارة قصة البقاء المذهلة |
Penguenlere yakında göçmenler de katılacak ve güney Kutbu birkaç hareketli ay boyunca yaşamla dolacak. | Open Subtitles | قريباً ستلتحق البطاريق بالمهاجرين وسيعجُّ أقصى الجنوب بالحياة لبضعة شهورٍ صاخبة |