seninki değil Babam evin önündeki yolda yavaş kullanmama izin verirdi. | Open Subtitles | أبي سمح لي بأن أقودها ببطء عند الممر أنا سائق ماهر |
Babam yavaşça kullanmama izin verirdi. Ben mükemmel bir sürücüyüm. | Open Subtitles | أبي سمح لي بأن أقودها ببطء عند الممر أنا سائق ماهر |
Eğer sahibi, yalnız kullanmama izin verirse o arabayla uçmayı düşünüyorum. | Open Subtitles | لو أقنعت هذا الرجل أن يجعلني أقودها لوحدي ، سأدمر تلك السيارة |
Polis az önce kullandığım aracın plakasını araştırdı. | Open Subtitles | لقد سجلت الشرطة لتوها بيانات لوحة السيارة التي أقودها |
Şu kullandığım külüstüre bak. Ben her gün üzülüyorum. | Open Subtitles | أنظر للخرده التي أقودها أنا أشعر بالخزي يومياً |
Hadi ama dostum, kullandığım hurda cipi görmedin mi? | Open Subtitles | بربك يا رجل ، أتري السيارة الجيب الرديئة التي أقودها ؟ |
Evet, ama benim kullanmama izin vermelisin. | Open Subtitles | أجل ، لكن يتوجب عليك أن تدعمي أقودها |
Normalde kullanmama izin vermiyorlar çünkü-- | Open Subtitles | ليس مسموحا لي أن أقودها لأنها غاية في ... . |
Silahlı olduğu için kullanmama izin vermezlerdi. | Open Subtitles | لم يدعوني أقودها و هي مسلحة |
Hem tasarladığım hem de kendim kullandığım jetimle. | Open Subtitles | فى طائرة نفاثة ، أقودها و أصممها نفسى |
Şu kullandığım külüstüre bak. | Open Subtitles | انظر إلى الخردة التي أقودها الآن. |