çok tuhaf olduğunu biliyorum ama beni korkmaktan çok meraklı birisi gibi düşün. | Open Subtitles | أعرف أن الأمر غريب لكنكِ صدمتني تبدين كشخص فضولي أكثر من كونك خائفة |
- Tara o kızı tanımıyordu bile. - Herhangi bir kızdan çok daha fazlasın. | Open Subtitles | تارا لم تكن حتي تعرف تلك الفتاة أنت أكثر من كونك فتاة بسيطة |
Bu, dünya üzerindeki hayal gücü en yüksek aşıktan daha çok ilgisini çekecektir. | Open Subtitles | ستصبح مهتمة أكثر بهذا أكثر من كونك العاشق الأكثر خيالاً على الكوكب |
Kendi tuvaletinizden bile daha emniyette. | Open Subtitles | هذا صحيح. آمناً أكثر من كونك في الحمام الخاص بك. |
Bütün dünya çok yakında benim için bir fahişeden daha fazla anlam ifade ettiğini görecek. | Open Subtitles | في اللحظة التي يوشك العالم أن يرى، أنّكِ أكثر من كونك عاهرة بالنسبة لي. |
Country yıldızından çok country klübünden fırlamış gibisin. | Open Subtitles | تبدين أشبه بعاملة في نادي ريفي أكثر من كونك نجمة أغاني ريفية. |
- Mantıktan çok cesarete sahipsin kızım, biliyor muydun? | Open Subtitles | لديكِ الكثير من الجرأة, أكثر من كونك عقلانية هل تعلمين هذا يافتاة؟ |
Yani siz psikiyatrdan çok dişçisiniz. | Open Subtitles | إذن، أنت طبيب أسنان أكثر من كونك طبيباً نفسياً؟ |
Kendi bakış açılarından sen faydadan çok zararsın. | Open Subtitles | من وجهة نظرهم ، يعتقدون أنك أصبحت عبء ثقيل أكثر من كونك مصدر قيّم لعملنا |
Şekerim, sen çok korkmuşsun. Kimse beni önemsemiyor. | Open Subtitles | أنت مذعورة أكثر من كونك مصابة يا حلوتي |
Kuşkucudan çok mistik birine benziyorsun. | Open Subtitles | تبدين كمتصوفة أكثر من كونك غير مؤمنة |
daha çok pragmatistim. | Open Subtitles | أكثر من كونك ذرائعياً, بالحقيقة |
- Bence annemin müzik kulağı yokmuş ve sesin Kral'ınkinden çok yaralı bir geyiğinkine benziyor. | Open Subtitles | -حسناً ، ماذا تعتقدين ؟ -أعتقد أن سمعها كان ضعيفاً وتبدو أشبه بحيوان مجروح أكثر من كونك ملكاً |
Belki sen bir Kryptonludan çok insan gibi hissediyor olabilirsin. | Open Subtitles | قد تشعر أنك إنسان أكثر من كونك كريبتوني |
O bir havadan çok çamurlu bir havuz gibi. | Open Subtitles | أكثر من كونك فى بركه موحله |
Cub'dan çok Bears hayranı gibisin. | Open Subtitles | تبدو كمشجع لفريق (الدببة) أكثر (من كونك مشجّع (كبز |
Yaşıyor olman, akıllı değil şanslı olmanın daha iyi olduğunun kanıtı. | Open Subtitles | اذا أردت اثبات هذا يجب أن تكون محظوظاً أكثر من كونك ذكياً |
Yani, eğer ben onun ailesi olsaydım, senin siyah olmandan senden daha fazla endişe ederdim. | Open Subtitles | أقصد,لو كنت مكان والديها,سأكون أكثر قلقاً من تصرفاتك أكثر من كونك أسود الشرة |