"أكن متأكدا" - ترجمة من عربي إلى تركي

• emin değildim
• emin olamadım
• kadar emin
• emin olmamıştım

Tam olarak ne olduğundan emin değildim ama konuşulma şeklinden, bunun büyülü ve çok özel birşey olduğunu anlayabiliyordum.
لم أكن متأكدا بالضبط ما هو لكني عرفت بأنه شيءساحر و سري جدا بسبب الطريقة التي كنا نتكلم بها

İnan bana, baba olmak konusunda ben de çok emin değildim.
صدقني، لم أكن متأكدا اذا كنت أريد أن أكون والدا كذلك

O kadar canlıydı ki rüya mı gerçek mi emin olamadım.
كان حيا لدرجة أنني لم أكن متأكدا إذا كان حقا حلما.

Bundan ben de emin değildim. Ama her şey iyi gitti.
أنا لم أكن متأكدا من ذلك بنفسى, ولكن هذا كل ما حدث.

Bir bahçe eşyası olarak satmak isteyip istemediğine emin değildim.
لم أكن متأكدا اذا كنت جادة عن بيعها باعتبارها تجهيزات حديقة

Bu servisin sağlandığından tam olarak emin değildim. İnsanlar buraya gelir ve...
لم أكن متأكدا من الخدمات التى تقدمونها تأتى الناس إلينا و ...

Gergindim ve sertleşebileceğimden bile emin değildim.
وكنت شديد التوتر لأنني لم أكن متأكدا بأنني قادر على الانتصاب

emin değildim. Konuşsam mı, konuşmasam mı emin değildim.
لم أكن متأكدا إذا ما كان من المناسب أن أتحدث

Kızdığından emin değildim, yani sen bir şey olmamış gibi gitmiştin.
لم أكن متأكدا بأنك غاضبة , أنت رحلت فحسب ..

Önceden söylemedim çünkü istediğimden emin değildim.
لم أخبرك أنني متأخرة لم أكن متأكدا أنني أرغب في ذلك

Doğru yere geldiğimden emin değildim.
لم أكن متأكدا أنّي قد حصلت على العنوان الصحيح

Pewterschmidt konusunda pek emin değildim ama sizi duyduktan sonra belki ona bir şans daha verebilirim.
, حسنا , أنا لم أكن متأكدا خول بيوترشميت , لكن بعد سماعكم أيها السادة تتكلمون ربما يمكنني أن أعطيه فرصة آخرى

Görsel ve işitsel bir sistem olup olmadığına emin değildim, o yüzden her şeyi getirdim.
لم أكن متأكدا مما إذا كان هناك أي، أم، السمعية والبصرية، اه، النظام، لذا أحضرت فقط كل شيء.

Acı çektiğini biliyordum, ama ne durumda olduğundan emin değildim.
كنت أعرف أنه كان يتألم لكني لم أكن متأكدا أي حاله سيكون فيها

Sarhoş mu değil mi emin değildim.
لم أكن متأكدا من علتها إن كانت مخمورة أو بها شىء أخر

İlişkileri olduğundan emin değildim o yüzden kendi gözlerimle görmek istedim.
لم أكن متأكدا من أنهم على علاقة غرامية لذلك أردت أن أرى بنفسي

Matmazel'i gördüm ama o olduğundan emin olamadım.
رأيتك ، ياآنسة ، ولكن لم أكن متأكدا ان كنت أنت.

fakat kesin olarak emin olamadım, ben de kontrol edeceğimi söyledim.
لكنى لم أكن متأكدا تماما لذا قلت أن أتأكد

Hayatımda hiçbir şeyden bu kadar emin olmamıştım.
انا لم أكن متأكدا من اى شئ فى حياتى