Evin her tarafında oyuncaklarını bırakmaya başladı, onu biri zarar görebilir diye uyarmamıza karşın hem de. | Open Subtitles | بدأت تتركَ ألعابها مهملة ، بأرجاء المنزل، و قدّ أخبرناها بأن هنالك من سيتأذى. |
Evin her tarafında oyuncaklarını bırakmaya başladı, onu biri zarar görebilir diye uyarmamıza karşın hem de. | Open Subtitles | بدأت تتركَ ألعابها مهملة ، بأرجاء المنزل، و قدّ أخبرناها بأن هنالك من سيتأذى. |
Çocuktan oyuncaklarını yerde bırakmamasını istemek çok mu? | Open Subtitles | هل هو أمر صعب الطلب من الطفلة أن ترفع ألعابها عن الأرض؟ |
6 yaşında, oyuncakları bırakabilir artık. | Open Subtitles | لقد بلغت السادسة ، تستطيع وضع ألعابها بعيدا |
Herşeyiyle birlikte, oyuncakları, kitapları, herşeyi, sanki hepsi... Ne giyiyordu? | Open Subtitles | ...مع كل أشيائها، ألعابها وكتبها كل شيء ماذا كانت ترتدي ؟ |
Bu onunla ve onun akıl oyunlarıyla ilgili. | Open Subtitles | الأمر كله يدور حولها وحول ألعابها الخبيثة |
O oyuncaklarına istemeden yıkım silahı olmalarını öğreten bir çocuk. | Open Subtitles | هي مجرد طفل تعلم ألعابها بشكل عفوي أن تصبح أسلحة دمار |
oyuncaklarını çalacaktır çünkü çocuklar yapar böyle şeyler. | Open Subtitles | حسنا، سوف يسرق ألعابها لأن هذا مايفعله الأطفال. |
oyuncaklarını ameliyat eden bir çizgi film karakteri. Muhtemelen bunu bana söylememeliydin. - Neden? | Open Subtitles | نعم , انها شخصيه كارتونيه .تجري عمليات على ألعابها من المرجح أنه لم يكن عليك اخباري بذلك |
Daha bir yaşında oyuncaklarını beşiğinden fırlatırdı... ben iki de bir eğilip onları toplamak zorunda kalayım diye. | Open Subtitles | منذ صغرها. هل تعلم بأنها ...كانت ترمي ألعابها من خارج سريرها حتا ... |
İstenen biri olmam, sorumluluğun yeniden bende olması Rose'un uykuya dalıp daha fazla soru sormayacak olması ve oyuncaklarını kullanabiliyor olmamız güzeldi. | Open Subtitles | أنه لشعور جيد ان تكون مطلوباً وأن ترجع مسؤولاً مره أخرى وأن أضع روز بسلامه في السرير لكي لا تسأل أي أسأله وحتى نستطيع أستخدام ألعابها |
Tüm oyuncaklarını kendi yapmalıydı ve en gözdeleri fırında büzüştürdüğü patates cipsi paketlerinden meydana gelen "büzüşükler"di. | Open Subtitles | كانت تضطر لصنع جميع ألعابها "وكانت المفضلة لديها هي "المنكمشات حزم رقاقات بطاطس كانت تنكمش داخل الفرن |
oyuncaklarını kırdın. | Open Subtitles | لقد حطمت ألعابها |
Ortadan kaybolmuştu. Herşeyiyle birlikte, oyuncakları, kitapları, herşeyi, sanki hepsi... | Open Subtitles | ...مع كل أشيائها، ألعابها وكتبها كل شيء ماذا كانت ترتدي ؟ |
oyuncakları, giysileri, her şeyini. | Open Subtitles | ألعابها , ملابسها , كل شيء |
Asmodeus'un hobileri var. Dagon'un oyuncakları. | Open Subtitles | لـ(آزمودياس) هواياته ولـ(داجون) ألعابها |
oyuncakları, ve... | Open Subtitles | ألعابها و |
Böylece hiçbirimiz yeniden onun küçük akıl oyunlarıyla uğraşmayız. | Open Subtitles | {\pos(190,230)} ولن يضطرّ أيّ منا للانخراط في ألعابها الذهنية مجددًا أبدًا. |
Seks oyuncaklarına takılmaktan geçmekten bıktın, değil mi? | Open Subtitles | هل سئمتِ من التعثر في ألعابها الجنسية ؟ |
Onun oyuncaklarına. | Open Subtitles | ألعابها |