Yani, bundan uzak durmak istediğiniz için sizi suçlamıyorum. | Open Subtitles | حسناً يا أصحاب لا ألومكم لأنكمأردتمأن تكونواخارجالموضوع. |
Sizleri suçlamıyorum fakat diyorum ki o heran burda olabilir. | Open Subtitles | أنا لا ألومكم لكنّها ستأتي في أيّة لحظة |
Hiçbiriniz benden hoşlanmıyorsunuz ve ben de sizi bunun için suçlamıyorum. | Open Subtitles | لا أحد منكم يحبني وأنا لا ألومكم |
Siz ikinizin yerel kanun adamlarına pek güvenmediğini biliyorum ve burada olanlardan sonra sizi suçlayamam ama istediğimiz en son şey suçluların birbirlerini soyması, insanların pikaplarından birbirini vurması olurdu. | Open Subtitles | أعلم أنكما لا تتحملان الشرطة المحلية ذات المقتنيات الأعلى .. ولا أقول أنني ألومكم بعدما |
Aslında 8. Hava Kuvveti tarafından bombalandı. Sakın siz Amerikalıları suçladığımı düşünme. | Open Subtitles | فى الحقيقة,انه قصف من القوة الجوية الثامنة لهذا لا ألومكم أيها الأمريكان |
Bizi düşman olarak görüyorsun. Bu konuda seni suçlamıyorum. | Open Subtitles | ينظر الينا كأعداء أنا لا ألومكم على ذلك |
(Gülüşmeler) Eğer olumsuz fikirleriniz varsa, sizleri suçlamıyorum. | TED | (ضحك) إذا كانت طريقة إدراككم لي سلبية، فأنا لا ألومكم البتة. |
Ama sizi suçlamıyorum. | Open Subtitles | لكنني لا ألومكم |
Sizi suçlamıyorum ama yanılıyorsunuz. | Open Subtitles | أنا لا ألومكم هذا خطأ هذا خطأ |
Sizi suçlamıyorum ama yanılıyorsunuz. | Open Subtitles | أنا لا ألومكم هذا خطأ هذا خطأ |
Kendimi suçlamıyorum. Hepinizi suçluyorum! | Open Subtitles | أنا لا ألوم نفسي أنا ألومكم جميعاً! |
Merakın için seni suçlamıyorum. | Open Subtitles | لا ألومكم على استغرابكم |
Beni küçümsediğiniz için sizi suçlamıyorum. | Open Subtitles | لا ألومكم لأنكم استخفيتم بي، |
Ama sizi suçlamıyorum. | Open Subtitles | لكن ، أنصت أنا لا ألومكم |
Açıkçası sizi suçlamıyorum. | Open Subtitles | وبصراحة، أنا لا ألومكم |
Ve sizi suçlamıyorum. | Open Subtitles | {\pos(192,220)} وأنا لا ألومكم |
Sizi suçlayamam. Durumu ikiniz için de kolaylaştıracağım. | Open Subtitles | لا أستطيع القول أني ألومكم |