uzun zaman önce evleniyordu. Bu konu hakkında konuşmak istemiyorum. | Open Subtitles | كانت ستتزوج منذ أمد بعيد لا أريد التحدث عن ذلك |
Krypton'la bağları kopan bu karakollar uzun zaman önce solup ölmüştü. | Open Subtitles | اجتثت من الكربتون، هذه البؤر الاستيطانية ذبلت وهلكت منذ أمد بعيد. |
Tüm detayları bilmiyorum ama uzun zaman önce bir olay olmuş. | Open Subtitles | لستُ ملمّة بجميع التفاصيل ولكن ثمّة شئ حدث منذ أمد بعيد. |
Annem bana uzun zaman önce söylemişti Çok değerli şeylerimi kaybettim,biliyorum. Onlar geri gelmeyecek Nereye gittiler? | TED | أخبرتني أمي منذ أمد بعيد فقدت أشياء عزيزة عليّ، أعلم لن ترجع يومًا أين ذهبت؟ |
Biz, hepimiz, çok uzun zaman bekledik eve dönüşün mahvolmasını. | Open Subtitles | كلنا كنا ننتظر منذ أمد بعيد... عودته، وهذامن شأنهأنيفسد الأمر. |
Sana uzun zaman önce söylemiştim numara yapmak istiyorsan, numara yap. | Open Subtitles | قلت لك منذ أمد بعيد لو أردت أن تقوم بحيل فقم بها |
Halk refah görmeyeli uzun zaman oldu. Bu eski efsaneler onlara umut aşılıyor. | Open Subtitles | فهم لمْ يروا أيّ ثروات منذ أمد بعيد والحكايا القديمة تمنحهم الأمل |
Ama kalanlar, gerçek şu ki biz umursamayı uzun zaman önce bıraktık. | Open Subtitles | لكن بقيتنا؟ في الحقيقة، لقد توقفنا عن الاهتمام منذ أمد بعيد |
Geçen hafta uzun zaman önceydi. | Open Subtitles | الأسبوع الماضي كان منذ أمد بعيد |
80'lere uzun zaman demeniz garip. | Open Subtitles | أمر عجيب أن تُطلق على فترة الثمانينات، "منذ أمد بعيد" |
- Onunla görüşmeyeli çok uzun zaman oldu. - Sonbaharda beraber yaşamaya başlayacağız. | Open Subtitles | لم أتكلم معها منذ أمد بعيد - سنعيش معاً في الخريف - |
Evet, bunlardan birini tutmayalı uzun zaman oldu. | Open Subtitles | أجل، لم أحمل طفلاً صغيراً منذ أمد بعيد |
Hayır, onun içine şeytan sokalı uzun zaman oldu. | Open Subtitles | كلا، لقد استحوذت عليه قبل أمد بعيد |
O, uzun zaman önceydi. Artık bana rakip bile değilsin. | Open Subtitles | هذا منذ أمد بعيد لستَ منافساً لى الآن |
Eşi uzun zaman önce bunalımdaydı. | Open Subtitles | عانت زوجته من الاكتئاب منذ أمد بعيد. |
Bu niyetimi çok uzun zaman evvel eyleme dökmeliydim. | Open Subtitles | أمر كان على تنفيذه منذ أمد بعيد |
Sanki bir rüyada ya da uzun zaman önceki hayattan bir anıda sıkışıp kalmış gibiyim. | Open Subtitles | ... مُحاصرين في حلمنا أو ذكرى منذ أمد بعيد جدًا |
çok uzun zamandır bu CD'yi bekliyormuş. | Open Subtitles | كانت ننتظر القرص المضغوط .لهذه الأغنية منذ أمد بعيد |
çok uzun süredir bu dünyada ve biz gittikten çok sonra da olmaya devam edecek. | Open Subtitles | لقد خطت هذه الأرض منذ أمد بعيد وستبقى عليها حتى بعد أن نفارقها |
Bu şekerler çok uzun süredir burada. | Open Subtitles | هذه الحلوى موجودة هنا منذ أمد بعيد |