ويكيبيديا

    "أمر مهم" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • çok önemli
        
    • önemli bir şey
        
    • büyük bir olay
        
    • çok önemlidir
        
    • büyük bir şey
        
    • önemli bir konu
        
    • mühim
        
    • Bu önemli
        
    • ciddi bir
        
    • büyük mesele
        
    • Önemli bir şeyin
        
    • için çok önemliydi
        
    • oldukça önemli
        
    • önemli olduğunu
        
    • gerçekten önemli
        
    Ama kız arkadaşımın arkadaşlarım hakkında ne düşündüğü çok önemli. Open Subtitles ولكن بالتأكيد هو أمر مهم ما تعتقده عشيقتي حيال أصدقائي..
    Bugün, kadınlar için, büyükannemin dönemine kıyasla, politikadaki, kanunlardaki değişiklikler sağolsun, çok daha fazla imkanlar var ve bunların hepsi çok önemli. TED اليوم، هناك العديد من الفرص المتاحة للنساء مقارنة بوقت جدتي بفضل التغيير في السياسات والقوانين، وهذا أمر مهم للغاية.
    Özellikle çocuğun ilk yıllarında, ailelerin ne yaptığı çok ama çok önemli görünüyor. TED يبدو أن الوالدين وما يفعلونه هو أمر مهم حقاً، خصوصاً في السنوات الأولى من عمر الطفل.
    Neden duyduğumuz düşündüğümüzde, bu oldukça önemli bir şey olduğu halde genelde bir alarm veya sireni duyabilme yetisini düşünmeyiz. TED عندما نفكر لماذا نسمع, نحن لا نفكر كثيرا بالقدرة على سماع صفارة إنذار أو جرس, على الرغم من هذا أمر مهم للغاية.
    Buraya gelmek için banyomu terk ettim. Bu büyük bir olay. Open Subtitles تركتُ حمّامي لكي آتي إلى هنا و ذلك أمر مهم.
    Bu soruları soruyorum. Etiopya'dan bahsederken bu çok önemli. TED هذه الأسئلة التي أطرحها. ونحن نتحدث عن اثيوبيا، وهو أمر مهم.
    Muhtemelen onlar hakkında bilmeniz gereken çok önemli bir şey var ve dikkatiniz dağılıyor çünkü her şeyi cinsiyete göre yapıyorsunuz. TED ربما يوجد أمر مهم جداً عليك معرفته عنه، وأنت تفقده بتركيزك الدائم على جنسه.
    Bu gerçekten çok önemli çünkü bu tek başına hiçbir Vikipedi sayfasında yer almayan bir kavramadır. TED لذلك هذا أمر مهم حقا لأن هذه نظرة ثاقبة لم تكن موجودة في أي صفحة من صفحات ويكيبيديا.
    - Bence çok önemli çünkü seninle beraber olamadım. Open Subtitles حسناً , انه أمر مهم بالنسبة لي لأنني لم أخرج معك كثيراً
    Evet deyip geçiştirme Lois! Bu çok önemli. Open Subtitles لا تحدثيني بهذا البرود يا لويس إنه أمر مهم
    Hayır, bu çok önemli. Ne zaman yiyeceğiz karar vermedik henüz. Open Subtitles لا انه أمر مهم جدا إننا لا نستطيع أن نقرر متى يكون لدينا
    Sizin hakkınızda o kadar çok bilgi var ki ve o kadar önemli bir şey ki insanların bu kadar zor sorular sorması mantıklı hale geliyor. TED وهناك الكثير من المعلومات عنك، وهذا أمر مهم جدا، وهذا يجعل الأسئلة الصعبة التي يطرحها الناس تبدو منطقية.
    Yusufçuklarla ilgili bilmeniz gereken bir şey, önemli bir şey, yumurtalarını tatlı sulara bıraktıklarıdır. TED وما يجب أن تعلمونه عن اليعسوب، أمر مهم جداً، هو أنها تضع بيضها في المياه العذبة.
    Bu maskotluğunu yaptığım grup için büyük bir olay. Open Subtitles إنه أمر مهم للتميمة. أن تتم دعوتها إلى رحلة الفرقة.
    Soğuk havaya dayanmak takımın başarısında çok önemlidir. Open Subtitles تحمل الطقس البارد أمر مهم لبناء فريق تزلج جيد
    Bir aile olacaksınız, ki bu da büyük bir şey, söylemekten her ne kadar nefret etsem de Open Subtitles ستصبحان عائلة و هذا أمر مهم للغاية على رغم صعوبة هذا علي لأن أقوله
    Gelip seninle konuşmamı istedi. önemli bir konu. Open Subtitles لقد طلبت منِّي أن آتي لأتحدث إليكِ إنه أمر مهم
    İhtiyacı olanlarla ilgilenmek mühim bir şey. Open Subtitles حسنا.. الإهتمام بالأشخاص الذين هم في أمس الحاجة أمر مهم
    Böyle şeylerde iyi değilimdir ama Bu önemli ve biraz tuhaf. Open Subtitles لست جيداً بهذه الاشياء و لكنه أمر مهم و غريب قليلاً
    Okula. Çözmem gereken ciddi bir mesele var. Open Subtitles أن أعود للمدرسة , ثمة أمر مهم على أن أهتم به
    Bu çok büyük mesele. Çok hayati bir durum. Open Subtitles أعني هذا حقاً أمر مهم هذا قد يغنيك مدى الحياة
    Önemli bir şeyin ortasındayım. Open Subtitles أنا في منتصف أمر مهم
    Benim için çok önemliydi hemde çok, buna eminim. Open Subtitles إنه أمر مهم. مهم بالنسبة لي بكل تأكيد
    Ama ebeveyn bunu fark etmedi. Aile içi açık iletişimin ne denli önemli olduğunu söyleyen danışman ve ebeveynin aklından geçen kesinlikle bu değildi. TED لكن والديه لم يلاحظا. وهو لم يكن ما اعتقداه، ولا اعتقده المستشار الطبي عندما قالا بأنه أمر مهم أن يكونوا في عائلة متفاهمة ومتناقشة.
    - Ama gerçekten önemli ve şu an ona odaklanmalıyım. Open Subtitles لكنه أمر مهم حقاً ويجب أنا أقوم بالتركيز فقط الأن

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد