İlgili bir vatandaş olarak bir bakmaya geleyim dedim. | Open Subtitles | ظننت أن علي أن أتي و أرى بنفسي أمر يخص الموطنين |
Adil bir soru da şu olur, peki ya bütün bu sürdürülebilirlik riskiyle ilgili şeyler abartılmışsa, büyütülmüşse, acil değilse, dürüst tüketiciler veya hayat tarzı seçimi için olan bir şeyse? | TED | والآن هذا سؤال عادي، ماذا لو أن مخاطر الاستدامة مبالغ فيها، مغال فيها، وغير مستعجلة، بل هي فقط أمر يخص المستهلكين الصالحين أو مجرد طريقة عيش يختارها البعض؟ |
Hayır, bu evle ilgili. Operasyonla ilgili değil. | Open Subtitles | كلا، هذا أمر يخص المنزل، وليس العمليات. |
Benim standart bir parçam, seni oluklu domuz. | Open Subtitles | حسنا ايها الخنزير المشقوق هذا أمر يخص اللواء |
Raymond'ı savunmak için söylemiyorum ama bu erkekçe bir şeydir Debra. | Open Subtitles | بالواقع لا أدافع عن رايموند هذا أمر يخص الرجال ديبرا |
Şirket meselesi olduğunu söylediğiniz için size zaman ayırabildim. | Open Subtitles | لا، لقد قلت بأنه أمر يخص الشركة لذا بالتأكيد وجدت بعض الوقت |
- Bu artık bir polis meselesi Doktor. | Open Subtitles | إنه أمر يخص الشرطة إلان أيها الطبيب |
Eski mahkumlarla ilgili bir yazı okudum. | Open Subtitles | ،قرأت أنّ هذا "أمر" يخص المتهمين السابقين |
Bunun eski mahkûmlarla ilgili bir şey olduğunu okumuştum birini hissetmenin ne demek olduğunu unutmanın yani. | Open Subtitles | ،قرأت أنّ هذا "أمر" يخص المتهمين السابقين أن ينسوا ماهية الشعور .بوجود شخص ما بالقرب منهم |
Sanırım trafikle ilgili bir şeydi. | Open Subtitles | أعتقج أنه ربما كان عن أمر يخص المرور |
114. dosya ile ilgili. | Open Subtitles | إنه أمر يخص الحاله 114 |
- Detayını bilmiyorum. Gecikmiş ödemelerinizle ilgili bir mevzuydu. | Open Subtitles | - لا أعرف، أمر يخص متأخرات حسابك |
- Aslında, konu Scofield'le ilgili efendim. | Open Subtitles | إنه أمر يخص (سكوفيلد) يا سيدي ادخلي |
Bu Mike ve onun bana yaptığı şeyle ilgili. | Open Subtitles | هذا أمر يخص (مايك) وما فعله بي |
- Özel Kuvvet'le ilgili sanırım. | Open Subtitles | يبدو كأنه أمر يخص (العمليات الخاصة) |
Şey, babamla ilgili. | Open Subtitles | أمر يخص أبي |
Kan-beyin duvarı gibi bir şey. | Open Subtitles | نظام توصيل جديد إنه أمر يخص الحدود بين الدم و المخ |
Tam da bir aile ziyareti ha? Sen bir de benimkini gör. | Open Subtitles | وهي تكره الحديث عن أي شيء وهو أمر يخص مشاعرها |
Yolumdan çekilin, bu polis meselesi. | Open Subtitles | ابتعدوا عن طريقي هذا أمر يخص الشرطة |
Bu bir ulusal güvenlik meselesi, Dr Tanner. | Open Subtitles | - - هذا أمر يخص الأمن القومي د.تانر |