Senin üzerinde bir hakkım yok. Eğer Tanrı... | Open Subtitles | أنا لا أملك الحق في فعل أي شيء .. لك، الإله |
Aile bile olabiliriz o yüzden sana böyle bir soru sormaya hakkım yok mu? | Open Subtitles | ربما قد نصبح عائلة لذا .. ألا أملك الحق لأسألكِ مثل هذا السؤال ؟ |
Yasaklama hakkım yok. | Open Subtitles | أنا لن أمنع ذلك لأنني لا أملك الحق في ذلك |
Ama ayrıca benim de Bayan Underwood için bunu söyleme hakkım var çünkü savaştan kaçmaktan daha büyük bir rezillik yoktur. | Open Subtitles | لكن أنا أيضاً أملك الحق بالقول أن السيدة آندروود مُشينة أيضاً، لأنه لا يوجد شيء مُشين أكثر من الهرب من معركة. |
Artık derse başlamak istiyorum ve bu yüzden seni seçtim, ki bunu yapmaya da hakkım var. | Open Subtitles | لست كذلك, أريد أن ندرس و اخترتك أنتي بما أنني أملك الحق بالاختيار |
Mr. Dawkins'sin kendi sorusunu ona çevirip sorma hakkına sahibim, eğer evren seni yarattı ise evreni kim yarattı o zaman? | Open Subtitles | عندها أملك الحق لأتوجه (إلى سؤال السيد (داوكينز و أقلبه عليه و أسأله إن كان الكون قد خلقك فمن خلق الكون؟ |
Çünkü bir katille yaşayıp yaşamadığımı bilme hakkına sahibim! | Open Subtitles | لأنني أملك الحق بمعرفة إذ كنت أسكن بصحبة قاتل! |
Bu aldığımı alma hakkım olmadığını biliyorum. | Open Subtitles | أعلم أنني لا أملك الحق بأخذ ما أنا آخذه, |
Evlilik konu olduğunda benim tavsiye verme hakkım yok. | Open Subtitles | بالنسبة لموضوع الزواج, فلا أملك الحق لتقديم النصائح |
Oğluma iyi davranmaya hakkım yok mu? | Open Subtitles | ألا أملك الحق بأن أكون لطيفة مع ابني؟ |
Beni affetmeni istemeye hakkım yok. | Open Subtitles | أنا لا أملك الحق لأطلب منكِ الغفران. |
Hiçbirinizden bunu istemeye hakkım yok. | Open Subtitles | لا أملك الحق لأطلب هذا من أي أحد منكم |
Benim yaşamaya hakkım yok mu? | Open Subtitles | ألا أملك الحق في الحياة ؟ |
Bunu yapmaya hakkım yok. | Open Subtitles | أنا لا أملك الحق للقيام بذلك. |
Buranın parası ödendi. Hukuki kiracınız olarak burada bulunma hakkım var. | Open Subtitles | المكان هذا مدفوعٌ أجره أنا أملك الحق بالتواجد هنا كوني أجيراً عندك |
Seneler boyunca erkeklerin gözlerim yerine göğüslerime bakmasından ve elimi sıkacaklarına kıçımı çimciklemesinden sonra hayvani bir minnettarsızlıkla erkeklerin kıçına bakma hakkım var. | Open Subtitles | فأعتقد أني أملك الحق الأصيل الآن... للتحديق بمؤخرات الرجال... بكل ابتذال و امتهان إن اردت ذلك أيضاً... |
Bana göre, seni öldürmeye her hakkım var. | Open Subtitles | أرى الأمر بأنني أملك الحق الكامل لقتلك |
- Burada olmaya hakkım var! | Open Subtitles | أملك الحق للتواجد هنا |
Ben de hizmet etmeme hakkına sahibim. | Open Subtitles | أملك الحق برفض الخدمة. |
Ama, sürmeye devam etti, hemde daha hızlı ve Kyle'ın katil olduğunu, ona yardım etmeye hakkım olmadığını ve elini bana yüzüme karşı sallamaya başladı. | Open Subtitles | لكنه واصل القيادة بشكل أسرع، و كان يقول إن (كايل) قاتل وإني لا أملك الحق بمساعدته |